Banner 468 x 60px

 

30 Eylül 2010 Perşembe

Çok Çikolatalı Pasta

0 yorum


Çok Çikolatalı Pasta
Malzemeler;Pandispanya;4 yumurta3 yemek kaşığı kaynar su2.5 kahve fincanı un2.5 kahve fincanı toz şeker1 kahve fincanı kakao1 paket kabartma tozu
Pasta kreması;3 su bardağı süt1 su bardağı şeker1 yemek kaşığı un1 yemek kaşığı mısır nişastası1 yemek kaşığı gourmet dark kakao2 adet yumurta sarısı80 gr bitter çikolata
Ara kat ve üzeri için dilediğiniz bir paket çikolata veya
Devamını Oku...

kuru fasulye nasıl pişirilir

0 yorum
Bir çok çeşiti bulunan karu fasulye mutfaklarımızda tek başına kullanılarak çorbası, etli ve etsiz yemeği, piyazı, pilakisi, yahnisi, salatası, ezmesi, böreği ve tatlısı yapılır. Bazı yemek çeşitlerinde katkı malzeme olarak kullanılır ve çok çeşitli yemeğe eşlik eder. Kuru fasulye tencere, güveç ve düdüklü tencerede pişirilir. Güveç kullanılarak kuru fasulye yemeği ocak üzerinde pişirilsede, en güzeli fırında pişirmektir. Kuru fasulye tereyağı ile yapılırsa lezzetine doyum olmaz. Çoğu zaman fasulye pişirirken miktar olarak iki su bardağı ölçüsü alınır. Bu ölçü ile pişen kuru fasulye altı porsiyondur. Bu tarifimde etsiz hazırladığım kuru fasulyenin ölçüsünü bir su bardağı olarak aldım. Bu bir yerde üç nüfuslu ailelere kıyağım olsun istedim. Her çeşit fasulyeyi kullansamda, çoğu zaman dermason cinsi fasulyeyi tercih ederim. Sultan, bu tariftede dermason fasulye kullandı. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
bir bardak kuru fasulye
bir orta boy soğan
yarım kaşık salça
bir kaşık tereyağ
bir kaşık zeytinyağ
dört bardak su
tuz

Yapılması
fasulyeyi bir gece boyu akşamdan ıslatın ve sabah süzün
ardından üzerine su ilave edin ve yarı pişmiş halde haşlayın
soğanı yemeklik doğrayın ve yağ içinde kavurun
üzerine salçayı katın kavurun
ardından haşlanmış fasulyeyi ve 4 bardak sıcak suyu ilave edin,
karıştırın ve kapağı kapatın
ağır ateşte fasulyeler yumuşayıncaya kadar pişirin
yemeğin tuzunu karar hale getirin ve gönlünüzce servis edin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

Açık Büfe - Beş Çayı Sofrası

0 yorum

Açık Büfe - Beş Çayı Sofrası (25.09.2010)

ARŞİVDEN GÜZELLEMELER :)
Beni, daha doğrusu blogumu, azıcık bile takip edenler, on sekiz kişilik çekirdek ailemizi de artık biliyorlar :)
Çekirdek ailemiz ile en son bizim evde; Akşam Yemeği Sofrası'nda ve Çay Sofrası'nda bir araya gelmiştik.
Yaz geldi mi, herkes bir yerlere dağılır bizde de, eşimin ailesi Kilis’e, bizimkilerde Erdek’e kaçıverirler.
Bende herkes dağılmadan; son bir kez Mayıs’ta ve herkes geri döndüğünde Eylül ayında bizde toplanmayı adet haline getirdim.
Bir nevi yaza merhaba ve yaza veda partileri gibi :)
Bu cümleden senede sadece iki kez toplandığımız sonucu çıkmasın sakın, kışın bol bol görüşüyoruz :)
Aile kalabalık olunca her toplanmamızda illaki kutlamak için bir nedende oluyor, ya bir doğum günü, ya bir terfi ya da bir mezuniyet…
Bu seferki kutlamamız; çiçeği burnunda damadımızın doğum günü idi.
Kendisinin bile unuttuğu doğum gününü tüm ailenin hatırladığını görünce, yüzündeki mutluluk gerçekten çok şekerdi :)
Kalabalık davetlerde açık büfe şeklinde servis yapmayı çok sever oldum son zamanlarda.
Hem herkes istediği çeşitten istediği kadar alıyor hem de ev sahibi sürekli ayakta olmak zorunda kalmıyor :)
Soframızdaki çeşitlerin nerdeyse tamamı arşivimden, değişik tarifler yok ne yazık ki :( ama yakınlarda çay sofrası hazırlayacaklar için menü örneği oluşturabilir.

Açık Büfe - Beş Çayı Sofrası (25.09.2010)

Çay soframızda neler vardı?

Açık Büfe - Beş Çayı Sofrası (25.09.2010)

Sofrada kullanılan; yemek takımı; Karaca....
Sürahiler ve tüm servis tabakları; Paşabahçe....
Dikdörtgen servis tabağı ve boncuklu servis tabağı; Yağmur Züccaciye...
Çatal-kaşık takımı; Jumbo (2000 modeli)....
Masa örtüsü; Alaçatı Pazarı...

Devamını Oku...

Baharatlı Krem Peynirli Kanepe

0 yorum
Baharatlı Krem Peynirli Kanepe

ÇİÇEK DEMETİ GİBİ...
Şık görünümlü, yapımı azıcık el oyalayıcı ama sunumu çok keyifli bu kanepelerin…
Çiçek buketine benzeyen görünümleri ile sofranızı süslüyorlar.
İster kahvaltı sofralarınızda, ister çay sofralarınızda, davetlerinizde, çocuk doğum günlerinde…
Her organizasyon için uygun. :)
Ben taban olarak; Eti Tadında marka bisküvi kullandım, peynirli olan çeşidinden.
Anneme göre pastanede satılan minik sandviçler ile de çok güzel olurmuş bu sunum.
Baharatlı krem peynir ve domates daha çok yakışır, minik sandviçlere ya da dilimlenmiş baget ekmek dilimlerine dedi :) Aklınızda olsun.
Peynir olarak labne peyniri de kullanabilirsiniz, ben biraz yoğun, deyim yerinde ise ağza bulaşan lezzetleri sevdiğim için sade krem peynir kullandım. Kıvamını da birazcık mayonez ekleyerek incelttim.
Baharat olarak Zehra’cığımın Almanya’dan getirdiği karışık baharatı kullandım, bu tarz karışık baharatınız yok ise; göz kararı kekik, fesleğen, ezilmiş sarımsak, pul biber gibi baharatlar ile kendi karışımınızı yapabilirsiniz.
Çekirdeği çıkarılmış ikiye bölünmüş siyah zeytin ile de süslenebilir, hazır satılan dilimlenmiş siyah ya da yeşil zeytin ile de…
Her zamanki gibi yaratıcılığınız hayal gücünüz ile sınırlı :)

Malzemeler (ortalama 50 kanepe için)
  • Yuvarlak Tuzlu Bisküvi
  • 2 Yemek Kaşığı (tepeleme) krem peynir
  • 1 Yemek Kaşığı Mayonez
  • 1 Tatlı Kaşığı Baharat Karışımı
  • Domates ve Maydanoz (süslemek için)

Yapılışı

  • Peynir, mayonez ve baharatı iyice karıştırın.
  • Bisküvilerin üzerine sürün ve domates, maydanoz ile süsleyerek servis yapın.

Not;

  • Peynirli karışım bisküvileri yumuşattığı için, kanepeleri servisten hemen önce hazırlayın.
  • Ertesi güne kalmış kanepeleriniz var ise; fırının ızgara seçeneğinde peynirler eriyinceye kadar ısıtın. Hem bisküviler tekrar kıtırlaşıyor hem de kahvaltıya minik pizzalarınız oluyor :)
Devamını Oku...

28 Eylül 2010 Salı

domates salatası nasıl yapılır

0 yorum
Salatan güzel olmuş sözünü kim duymak istemez ki, özellikle yakın çevrenden. İnsanın yakınları gönül alıcı söz söylemekten kaçınır, her nedense. Arada bir duyduğumuz yakınlarımızın güzel sözleri, o yüzden beklenir. Salata ile ilgili güzel sözleri duymak çok kolay. Herkes bildiği gibi salata malzemelerini doğrar, karıştırır ve salatasını sofraya koyar. Ne var ki, beklediği sözleri kolay kolay duyamaz. Sebebi basit, salatanın can alıcı püf noktası tatların karıştırılması ile lezzetinin artırılmasıdır. Yani, salatanın sosu olması gerektiği gibi yapılmasıdır. Domatesler diri ise soyulmasına gerek yoktur. Eğer aralarında olgun bir domates varsa ve fazlaca diri değilse soyularak ince doğranması oldukça akılcadır. Soğanın piyaz veya kuşbaşı doğranmasının bir farkı yoktur. Fakat, soğanı doğradıktan sonra mutlaka ovalamak gerekir. Malzemelerin doğranarak salata kabına alındıktan sonra, tuzunu ayarlayıp çok iyi bir şekilde karıştırdıktan sonra, suyunu salıncaya kadar bekletilmesi çok önemlidir. Sultan, hak edeceğiniz sözleri duymanız için bu tarifle karşınızda, daha ne olsun. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler lazım
üç domates
iki sivri biber
bir soğan
maydanoz
karabiber, toz biber, tuz
zeytinyağ, limon, sirke

Yapılması
domatesi kuşbaşı, sivri biberi ince halka doğrayın
soğanı ince kuşbaşı doğrayın ve ovalayın
maydanozu kıyın
bütün malzemeleri bir kap içine alın
üzerine karabiber, toz biber ve tuzu serpin
tuzunu ayarlayın ve çok iyi karıştırın
malzemeler suyunu salıncaya kadar bekletin
yarım limonu sıkın, üzerine üç kaşık zeytinyağı
ve yarım kaşık sirkeyi katın, karıştırın
bu sosu salatanıza ilave edin ve karıştırın.
ve salatanızı gönlünüzce servis edin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

Yoğurtlu Lezize

0 yorum

Yoğurtlu LezizeTarif bir yemek dergisinin ekinden.
Salatalık sevenler, kabak sevenler,yoğurtlu salata sevenler, patatesi sevmeyen yoktur heralde... Çiğ kabak tadını kesinlikle almıyorsunuz, her şey birbiriyle iyice özleşiyor. Hepsini bir arada daha çok seveceksiniz, emin olun. Muhakkak deneyin diyorum.
Malzemeler;3 adet orta boy patates2 adet çengelköy salatalığı veya körpe badem1 adet küçük
Devamını Oku...

Reşadiye'de Hafta Sonu - Eylül 2010

0 yorum
Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (7)

2010'un SON YAZ KEYİFLERİ...
İstanbul’da, artık yazın son günlerini yaşıyoruz, hatta sonbaharı da iyiden iyiye hissetmeye başladık.
Evimizde teras keyfi bu yıl için, hemen hemen sona erdi, akşamları üşünüyor çünkü.
Her yıl, havalar ısınmaya başladı mı biz Gökay’a ufaktan yerleşmeye başlarız, fırsat buldukça hafta sonlarını orada geçiririz :)
Havalar tekrar soğumaya başladığında ise bizim evin sezonu açılır, film geceleri, dizi geceleri yaparız, patlamış mısır eşliğinde.
Geçenlerde Gökay; “havalar soğuyor, kışlık mekana geçmeden -yani bizim evi kastediyor :)- gelinde son bir kez keyif yapalım” dedi…
Bu yıl leyleği havada görüp, sık sık tatile çıkınca Reşadiye’yi epey ihmal etmiştik, hemen kabul ettik tabi bu daveti :)
Gökay’dan ve mini çiftliğindeki :) yaşantısından zaman zaman söz ediyorum size, dikkatli okuyucular hemen hatırlayacaklardır.
Her gittiğimizde beyler bahçe ile uğraşırken, biz hanımlar mutfak kısmı ile ilgileniyoruz. Özellikle ben, bahçeden topladığım sebzeler ile mezeler ve salatalar yapmaya, akşamüstü çayın yanına bir şeyler hazırlamaya bayılıyorum!
O hafta sonu topladığım cevizler ile acıbadem kurabiyesi yaptım mesela, dehşet bir şey oldu.
Geçtiğimiz hafta sonu ise; kurabiyeyi kayınvalidemin verdiği fındıklar ile denedim o da muhteşem.
Badem dışında her şey ile denemiş oldum yani kurabiyeyi :)
En kısa zamanda ölçüleri oturtup sizinle paylaşmak niyetim.

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (1)

Reşadiye; insanı acıktırır :)
Akşamüstü çay keyfi yaparken, Makarnalı Börek ve kurabiyeleri bitiren, sanki biz değilmişiz gibi akşamda çeşit çeşit mezeler yapar, hepsini de bir güzel yeriz afiyetle :)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (5)

Bu salatada mesela; soğan ve zeytinyağı hariç her şey bahçeden… Limon dahil :)
Sahi Gökay; neden soğan yok, olmuyor ama :)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (4)

Yoğurtlu Patlıcan Salatası… Sadece yoğurt ve sarımsak marketten :)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (2)

Taze Fasulye Kızartması… Fasulyelerinde bahçeden olduğunu söylememe gerek yok sanırım :)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (3)

Bahçede taze soğan olmadığı için, maydanoz sapları ile bağladım, Közlenmiş Kırmızı Biber Sarması’nı…
Biraz zorlandım ama bağlamayı başardım, aklınızda olsun maydanoz sapları, kaynar suda bekleyince bile çok fazla yumuşamıyor :)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (9)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (11)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (12)

Her şey organik, her şey çok sevimli…
Başınızı hangi yana çevirseniz, bir fotoğraf objesi burada…

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (8)

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (10)

Ortancaların her biri neredeyse 25 cm. çapında, mavi ve leylak renklerinde…
Muhteşem görünüyorlar.

Reşadiye Hafta Sonu-18-19 Eylül 2010 (6)

Fotoğrafları tam boyutu ile görmek isterseniz; EN GÜZEL ANI'ya tıklayabilirsiniz...
Devamını Oku...

tavuk sulu bulgur pilavı

0 yorum
Ne zaman bütün tavuk haşlasam, vazgeçilmezim tavuk sulu bulgur pilavı yaparım. O gün işim fazlasıyle yüklüdür; hamur yoğurur, yufka bazlama açarım. Bazen olur işin kolayına kaçarım, hazır lavaş ekmeklerde aynı işi görür. Sonuçta pilavı yufka üzerine döküp yemekse, neden olmasın. Ve koyu çırpılmış soğuk ayran eşliğinde ne güzel olur tavuk sulu pilav, bu konu yazılmaz yaşanır. Elbette yufka bazlama üzerine dökülmüş pilavında bir yeme yöntemi var. Sokum yapmasını bileceksin, ya da bilmiyorsan öğreneceksin. Özellikle bu pilavı birazcık sulu bırakmak gerekir, üzerine döküldüğü yufkaları ıslatsın diye, işin sırrı bu. Sultan bu alışkanlığını hiç terk etmeyecek belli, her daim tavuk sulu bulgur pilavını bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
iki bardak pilavlık bulgur
iki kaşık tereyağ
bir kaşık salça
beş bardak tavuk suyu
tuz

Yapılması
bulguru yıkayın ve süzün
yağı eritin, salçayı katın kavurun
üzerine bulguru ilave edin ve karıştırın
ardından tavuk suyunu ve tuzu katın karıştırın
tuzunu ayarlayın, kapağı kapatın
ağır ateşte pilav suyunu çekinceye kadar pişirin
ve gönlünüzce servis edin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

26 Eylül 2010 Pazar

tavuk nasıl pişirilir

0 yorum
Tavuk, mutfaklarımızda geniş kullanım alanına sahiptir. Bütün olarak haşlanır ya da fırında kızartılır. Ayrıca parçalara ayrılarak her bir bölümünden yemeği, çorbası, ızgarası, şişi, tavası yapılır. Özellikle yeni kesilmiş tavuk etinin göğüsünden tavukgöğsü tatlısı yapılır. Bir de tavuk ciğeri, yüreği ve taşlığının kullanıldığını unutmamak gerekir. Bu organların kavurması, ızgarası ve yemeği yapılır. Tavuk bütün veya parça olarak tencerede, ya da düdüklü tencerede haşlanabilir. Tarifim tavuğun haşlanması ile ilgilidir. Hangi yöntemle tavuğu haşlarsanız haşlayın, haşlamadan önce mutlaka tavuğu bol sıcak su içerisinde bir kaç dakika tuttuktan sonra haşlayın. Bir de tavuk haşlarken tavuğu doğrudan soğuk su içerisine koyarsanız tavuğun suyu, kaynayan su içerisine koyarsanız tavuğun kendisi daha lezzetli olur. Sultan, tavuğunu daha çok düdüklü tencerede haşlasada, arada bir tencerede bu tarifle haşlar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
bir tavuk
su
tuz

Yapılması
tavuğu temizleyin, yıkayın ve süzün
tencereye yeterli miktar su koyun, kaynamya yakın ısıtın
bu su içine tavuğu koyun bir kaç dakika tutun
tavuğu çıkarın ve koyu renkli suyu dökün,
tavuğu tekrar yıkayın ve bir tencereye alın
üzerine suyunu ve tuzunu koyun, kapağı kapatın
tavuk pişinceye kadar ağır ateşte tavuğu haşlayın
çıkarın, soğutun ve servis edin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

Etli Yaprak Sarma

0 yorum


Etli Yaprak Sarma


Malzemeler;
250 gr yaprak
250 gr kıyma
2 adet soğan
1 adet domates
1/2 çay bardağı kırık pirinç 
1/2 çay bardağı ince bulgur
1 yemek kaşığı salça
2 yemek kaşığı sıvı yağ
Maydanoz
Tuz, karabiber, nane, kimyon


Sosu için;
2 yemek kaşığı salça
3 su bardağı sıcak su


Yapılışı;
Yaprakları kaynar suda 5 dk. kadar yumuşaması için beklettikten sonra suyunu sıkarak bir kaba alın.
Devamını Oku...

25 Eylül 2010 Cumartesi

imambayıldı nasıl yapılır

0 yorum
Sebze yemekleri içerisinde bir şaheser imambayıldı, bana göre. Yapımı kolay ve fazla masraf gerektirmez. Patlıcan karnıyarık yemeğinin kıymasız hazırlanması, daha ne olsun. Özellikle soğuk tüketilmesinden dolayı bayılırım. Belki de imam bu yüzden bayılmıştır diye aklımdan geçmedi değil, olabilir. Bu yemeği hafif olsun diye kimileri binbir şekle sokarlar, patlıcanları kızartmayıp közlemek gibi. Orjinalliği bozulan hiçbir şey, aslına uygun değildir. O yüzden insanlar benzer durumlar için 'çakma' deyimini kullanıyorlar. Tarifim çakma değildir, imambayıldı yemeğimi bu tarifle hazırlarım. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
beş patlıcan
iki iri soğan
dört domates
iki sivri biber
dört diş sarımsak
beş kaşık zeytinyağ
karabiber, kimyon, tuz
maydanoz
kızartma yağı

Yapılması
soğan ve sarımsağı piyaz doğrayın
3 domatesin kabuğunu soyun, küp doğrayın
1 domates ve sivri biberleri bütün bırakın
maydanozu kıyın
patlıcanları yarılacak kısmında 1 cm. kabuk bırakın ve soyun
sap kısmını soyun ve 2 cm. uzunluk bırakın
patlıcanları tuzlu su içinde 30 dakika bekletin, çıkarın ve suyunu sıkın
yağ içinde kızartın ve karnıyarık tenceresine dizin.
iç harç'ın hazırlanması
5 kaşık yağ içinde soğan ve sarımsakları kavurun, domatesleri katın kavurun
üzerine 1.5 bardak sıcak su, birer çay kaşığı karabiber, kimyon ve tuz koyun
tuzunu ayarlayın ve kapağı kapatın
ağır ateşte 15 dakika pişirin. harçı süzün ve suyunu ayırın
harçın içine maydanozları katın ve karıştırın
patlıcanların yarık yerlerine iç harçı koyun
ve üzerlerine domates ve biberden kapak yapın
iç harç suyunu tencereye katın, kapağı kapatın
ağır ateşte 30 dakika pişirin, soğutun ve servis edin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

24 Eylül 2010 Cuma

kuzu incik yemeği nasıl yapılır

0 yorum
Saray yemekleri arasında olan kuzu incik yemeği güveçte, fırında ve tencerede pişirilir. Kuzu incikle yapılan yemek çeşiti oldukça fazladır. Günümüz mutfaklarında daha çok inciğin yahnisi, haşlaması, terbiyelisi, sebzelisi, keşkeklisi ve patlıcanlısı yapılır. Ne şekilde yapılırsa yapılsın incik yemekleri fazlasıyle lezzetli bir ana yemektir. Sultan kuzu incik yemeğini bazen bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
iki kuzu incik parçalanmış
dört küçük soğan
iki iri domates
dört orta boy patates
iki sivri biber
iki diş sarımsak
üç kaşık zeytinyağ
altı tane karabiber, bir defne yaprağı
maydanoz, tuz

Yapılması
incikleri yıkayın ve süzün
patatesi, soğanı, sarımsağı soyun bütün bırakın
domatesi rendeleyin, biberi halka doğrayın
yağ içinde incikleri hafif kızartın
üzerine patatesi, soğanı ve biberleri dizin
ardından 3 bardak sıcak su ve 1 tatlı kaşığı tuzu ilave edin
tuzunu ayarlayın, üzerlerine domatesi yayın, karabiberleri serpiştirin
ve defne yaprağını koyun
ağır ateşte etler yumuşayıncaya kadar pişirin
üzerine maydanoz serpin ve servis edin
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

Kup Tiramisu

0 yorum


Kup Tiramisu


Malzemeler;


1 paket kedidili bisküvi
3 su bardağı süt
2 yumurta sarısı
4 yemek kaşığı un
4 yemek kaşığı toz şeker
1 paket labne peyniri
1 su bardağı ılık süt veya su
1 yemek kaşığı nescafe
Kakao


Yapılışı;
Un ve toz şekeri küçük bir tencereye alın. Üzerine yumurta sarıları ve sütü ekleyin.Tel çırpıcıyla muhallebi kıvamını alana dek karıştırarak pişirin.Bir kenara alarak
Devamını Oku...

Yaban Mersinli ve Çikolatalı Kek

0 yorum
Ellerim ayaklarım buz kesmeye başladıysa, maalesef benim için artık kış gelmiş demektir:...
Kışı çok sevmememe rağmen yine de özlediğimi fark ettim bugün çoraplarımı giyinirken:)))

Meselaaaaaa ilk aklıma gelenler ,
Battaniyeye sarmalanıp çekirdek çitlemeler ,akşamları sıcak sıcak oralet içmeler , kestaneler, sıcak çikolatalar , patlamış mısırla beraber yaşanan dvd keyifleri , Emre'mle yollardaki su birikintilerinde hoplayıp zıplamak ve inşallah hasta olmaz duaları :))) , sonraaaa aşkımla yenilen bir dilim kekle ince belli bir bardak çay ve Emre'min sesiyle karışan yağmurun sesi :)))  ve daha neler neler...ah ahhh her mevsim başka güzel....özlemişim gerçekten kışı :))

ilk aklıma gelenlere bakıyorum da üzücüdür ki örneklerim hep yiyip içmekle alakalı:))
bu da demektir ki bu sene de tombik olarak geçireceğim bir yıl olacak:)))

Hepinizi seviyorum , öpüyorum, sıcacık günler diliyorum veeeee tarife geçiyorum:)



YABAN MERSİNLİ VE ÇİKOLATALI KEK

Malzemeler:

3 adet yumurta

1 su bardağı tozşeker

1/2 su bardağı damla çikolata

1/2 su bardağı yaban mersini

1/2 su bardağı yoğurt

1/2 su bardağı ayçiçek yağı

1 paket vanilya

1 paket kabartma tozu

1 tutam zencefil tozu

1 tutam tarçın

Aldığı kadar un



Yapılışı:



Yumurtalarımızı ve şekerimizi köpük köpük olana dek çırpıyoruz.

Yağımızı, yoğurdumuzu da ilave edip tekrar çırpıyoruz.

Vanilyayı, zencefili,tarçını,kabartma tozunu da ekleyip hafifçe karıştırıyoruz.

Damla çikolatayı ve yaban mersinini pişerken dibe çökmemesi için hafifçe unlayıp hamura ilave ediyoruz. Son olarak unu da ilave edip karıştırıp , önceden ısıtılmış 160 derece fırında kekimizi pişiriyoruz.



Afiyet Bal Olsun…

Devamını Oku...

23 Eylül 2010 Perşembe

uskumru balığı nasıl pişirilir

0 yorum
Her balık, mevsimin bazı aylarında yağlanır ve etlerindeki yağ artışı balıkları lezzetli hale getirir. Mutfaklarımızda yağlı balıklardan ızgarasını, yağsız balıklardan kızartmasını yani tavasını yaparız. Kimi balıkların buğulaması, haşlaması ve çorbası yapılır. Uskumru balığının ızgarası, tavası, pilakisi, şişi, dolması, köftesi, buğulaması, yahnisi ve hatta pilavı dahi yapılır. Tarifim, oldukça yağlı olan ithal edilen uskumru balığının ızgarası ile ilgilidir. Sultan uskumru balığı ızgarasını bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
üç adet ithal uskumru
tuz

Yapılması
balıkları temizleyin, yıkayın, süzün
ve kılçık paralelinde uzunlamasına ikiye ayırın
kılçıklı parça üzerlerini bıçakla çizin
mangalınızı ısıtın ve ızgarasını yağlayın
ızgara üzerine balıklarınızı dizin
ve alt üst ederek pişirin ve tuzlayın
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

Büyük Ada - 18.09.2010

0 yorum
IMG_6195a-1

GÖZÜMÜZÜN NURU ADALAR; BÜYÜK ADA...
Büyük Ada’da dolaşmanın şimdi tam mevsimi, tam zamanı…
Ne sizi bunaltan ve bir an önce gölgelere kaçmanıza yol açan kızgın güneş var ne de üşüten ve gezinizi yarıda bırakmanıza neden olacak bir serinlik.
Lokum gibi lokum :)
İster bisiklete binin, ister yürüyüş yapın, meraklıysanız bol bol fotoğraf çekin.
Her yer, her detay ayrı bir obje burada.
Büyük Ada’nın; insana huzur veren sokaklarında, baktığınızda; “burada yaşayan ölmez herhalde” :) dedirten ya da o güne kadar bir satır bile karalamamış birini şair edebilecek güzellikte şahane evler var…
Sokaklarda keyfi kaçıran tek şey, faytonların daha doğrusu atların malum ürünlerinin kokusu :)
Onu da gülü seven dikenine katlanır diye sineye çekeceğiz :)
Kısacık bir sürede ulaşılan, İstanbul’dan kilometrelerce uzaktaymışsınız hissi yaşatan, mis gibi havası, bozulmayan dokusu, kendine has güzellikleri olan; Adalarımız, biz İstanbullular için gerçekten bulunmaz bir nimet…
Yüzlerce fotoğraf içinden seçebildiğim altmış iki fotoğrafı Flickr albümüme ekledim.
Aşağıda slayt gösterisi şeklinde izleyebilir ya da EN GÜZEL ANI’da büyük hallerini görebilirsiniz.

1.Bölüm; Ada’nın Şahane Evleri
2.Bölüm; Detaylar
3.Bölüm; Deniz Keyfi
4.Bölüm; Bisiklet ve Fayton Keyfi
5.Bölüm; Son Detaylar

Keyifli Seyirler Dilerim :)


Devamını Oku...

22 Eylül 2010 Çarşamba

ızgara köfte nasıl yapılır

0 yorum
Izgara köfte hazırlamak fazlasıyle kolay olsada, lezzetini tutturmak oldukça zor. Zorluğu köfte yapılacak kıymanın kalitesi ile ilgilidir. Onun için, elinizde doğru malzeme yoksa yaptığınız köfteden sonuç alamazsınız. Elbette sofraya çıkardığınız köfteniz olur ama, damaklar yalan söylemez. Hazır çekilmiş kıyma ile köfte olmaz. Kıymanızı doğrudan gözleriniz önünde çektirmeniz gerekir. Et seçiminde kasaplar bizlerden daha deneyimlidir, devamlı müşterisi olduğunuz kasaptan kıyma temin ederseniz köftenizde sorun yaşamazsınız. Köfte içerisine ekliyeceğiniz soğanın rendelenmesi hiç doğru değildir. Soğanı ince kuşbaşı olarak doğrayıp kullanmanız, köftenizin lezzetini artırmanın bir yoludur. Baharat ilavesi tamamen ailenizin damak zevkine kalmış olsada, tarifimde baharatların bir tatlı kaşığı ölçsünde olması gerekir. Sultan ızgara köftesini bu tarifle hazırlar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
yarım kilo köftelik kıyma
bir soğan
iki dilim bayat ekmek
karabiber, pul biber, kimyon
tuz

Yapılması
soğanı ince küp doğrayın, ekmeği ıslatın sıkın
kap içine, kıyma, ekmek, soğan
karabiber, kimyon, pul biber ve tuzu katın,
macun kıvamında yoğurun
tuzunu ayarlayın
uygun büyüklükte köfteler yapın
kızgın ızgara üzerinde pişirin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

kırmızı biber nasıl saklanır

0 yorum
Kırmızı biber, Ağustos ayı ortalarında mevsimsel olgunluğa erişir. Bu dönem içerisinde tedarik edilen kırmızı biberler iki yöntemle saklanabilir. Biberler sirke, sarımsak, yağ ve tuz eşliğinde kavanozlarda saklanabildiği gibi, doğrudan poşetler içerisinde derin dondurucuda saklanabilir. Hangi yöntemi tercih ederseniz edin, biberler közlenip soyulduktan sonra saklanır. Kavanozlarda saklanan biberler ile fazlaca yemek çeşiti yapma imkanı yoktur. Dondurucuda saklanan kırmızı biberleri genel amaçlı olarak, dilediğiniz gibi kullanırsınız ve bozulma ihtimali yoktur. Sultan kırmızı biberlerini yıllardır bu tarifle saklar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
ihtiyacınız kadar kırmızı biber
buzdolabı poşeti

Yapılması
biberleri yıkayın ve bıçakla delin
ve fırın tepsisine dizin
tepsiyi önceden 200°C ‘de ısınmış fırına sürün
biberleri 30 dakika süre ile közleyin
süre bitiminde biberlerin kabuklarını soyun
sapını kesin, çekirdeklerini çıkarın
ve biberleri yıkayın, süzün
ihtiyacınız ölçüsünde poşetleyin
derin dondurucuya kaldırın
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

21 Eylül 2010 Salı

Zeytinyağlı Biber Dolması

0 yorum








Zeytinyağlı Biber Dolması



Malzemeler;
15 adet dolmalık biber
7 - 8 adet çeri domates (kapak için)
2 adet domates
1 yemek kaşığı biber salçası (isteğe bağlı)
1 su bardağı kırık pirinç
2 adet soğan
Birkaç dal maydanoz ve dere otu
1 tatlı kaşığı toz şeker,tarçın ve tuz
Karabiber, kırmızı biber, kimyon
Kuş üzümü 
1 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 limon


Yapılışı;
Dolmalık
Devamını Oku...

incir uyutması nasıl yapılır

0 yorum
Yapımı kolay, hafif bir tatlı incir uyutması. Fazlaca ustalık gerektirmez, sadece ölçülere dikkat etmek yeterli. Bir de incirlerin kaliteli olması gerekmekte. Kaliteli derken; piyasa koşullarında albenisi olan, güzel paketlenmiş ve ucuz incirlerden söz ediyorum. Elbette bu incirlerle incir uyutulmaz, onun için fiyatı ile birlikte kaliteyi aramak ve bulmak gerekir. İncirinizi pazar haricinde bir yerde tedarik ederseniz, yanılmamış olabilirsiniz. Söylemesi benden, tercih sizin. Tarifim güzel bir incir tatlısını işaret etmekte. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
bir litre kutu süt
12 adet kuru incir
bir çay bardağı toz şeker

Yapılması
incirleri ılık su içerisinde 5 dakika beklet, yıka ve süz,
saplarını kes, kuşbaşı doğra
mutfak robotu haznesine incir, toz şeker
ve üzerine bir bardak sütü koy, rondodan geçir
tencere içine kalan sütü koy ve el yakmayacak şekilde ısıt
üzerine rondodan geçen malzemeleri koy ve karıştır
ocaktan al ve kaselere boşalt. servisinde üzerine ceviz serp.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

19 Eylül 2010 Pazar

Çörekotlu Kurabiye

0 yorum






Çörekotlu Kurabiye
Malzemeler;
1 paket tereyağı tadında margarin (oda sıcaklığında)
1/2 su bardağı sıvı yağ
2 yemek kaşığı çörek otu
1/2 çay bardağı toz şeker
1 tatlı kaşığı tuz
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un
1 yumurta


Yapılışı;
Yağ bolluğu içinde bir tarif.Ama kıyır kıyır oluşu buradan geliyor.Bu ölçülerle 60 tane falan kurabiye oluyor. Yarım ölçek yapıp deneyebilirsiniz.
Devamını Oku...

sütlaç nasıl yapılır

0 yorum
Mutfaklarımızda üç çeşit sütlaç yapılır. Sütlaçın temel malzemesi süt, pirinç ve şekerdir. Sütlaçı koyulaştırmak için içerisine pirinç unu, ya da nişasta ilave edilir. Köylerde sütlaç yaparken nişasta veya pirinç unu kullanmazlar. Bunun yerine çok az tuz kullanırlar. Elbette kullanılan malzemeler belirli bir ölçü dahilindedir. En güzel sütlaç yapımında, en doğru koyulaştırıcı madde ise, sübyedir. Sübye, boza koyuluğunda sıvı anlamındadır. Sütlaç da kullanılan sübye ise, pirinçin boza kıvamında elde edilen sütüdür. Sultan en kolay yoldan sade sütlacını bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
bir litre süt
bir kahve fincanı pirinç
bir kahve fincanı nişasta
bir kahve fincanı su
bir bardak toz şeker

Yapılması
kase içinde nişastayı bir fincan su ile karıştırın
bir bardak su ile pirinci suyunu çekene kadar haşlayın
tencerede haşlanmış pirinç ile sütü kaynatın
üzerine şekeri ve nişastayı katın karıştırın
tencere kaynamaya başladığında ocağı kısın
ağır ateşte tencereyi karıştırarak 5 dakika süre ile kaynatın
süre bitiminde ocaktan alın ve sütlaçı kaselere taksim edin
soğutun ve gönlünüzce servis edin
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

18 Eylül 2010 Cumartesi

Domates Soslu Kızarmış Patlıcan

0 yorum
Şıkır şıkır bir İstanbul gününden herkese merhabalar :)

Siz de benim gibi bugün bu güzel havada full enerji doluysanız...
ama dışarıda ki korkunç trafiği görüp ,en iyisi evimde vakit geçireyim diyorsanız...
hele bir de patlıcanı çoook  seviyorsanızzzz hemen mutfağa koşup bu tarifi deneyin derim:))))
Hem pratik hem de çoook lezzetli:)))

Buyurun tarifimize;



MALZEMELER:

3 Adet Patlıcan

4 adet çarliston biber

3 adet domates

1 diş sarımsak

1 yemek kaşığı üzüm sirkesi

Tuz

2 adet kesme şeker

Kızartma için, ayçiçek yağı



YAPILIŞI:

Patlıcanları yıkayıp ,alacalı soyup dilediğimiz şekilde doğruyoruz.

Biberleri yıkayıp iri iri doğruyoruz. Doğranmış patlıcanları ve biberleri ayçiçek yağında kızartıyoruz.

Servis tabağına alıyoruz.

Domatesin kabuklarını soyup orta boy bir tencereye rendeliyoruz.

Sirkeyi, rendelenmiş sarımsağı,şekeri ve tuzu da ilave edip 5 dakika kadar pişiriyoruz.

Pişen domates sosumuzu kızartmaların üzerine döküp servis yapıyoruz.



Afiyet Bal Olsun

Sevgi Dolu öpücükler

Zeyneple Çikolata Tadında Günler :)
Devamını Oku...

orman kebabı nasıl yapılır

0 yorum
Nefis bir yemek orman kebabı. Özellikle dana kuşbaşı ile yapılanı kendimce daha bir lezzetli. Kuzu eti yemeklerde kullanıldığında daha çabuk pişer ve de hazırlanması zahmetsiz. Dana eti ise, kuzu etine göre daha geç pişer. Yemekte kullanılmadan önce ön bir işlemden geçer, pişirmek gibi. O nedenle, yemek hazırlarken süre yetmezliği göz önüne alınırsa kuzu eti tercih edilebilir. Sultan kafası estiğinde orman kebabını bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
300 gram kuşbaşı kuzu eti
bir soğan
iki domates
yarım kaşık salça
yarım çay bardağı zeytinyağ
bir bardak taze iç bezelye
iki diş sarımsak
iki patates
iki havuç
karabiber, kimyon, kekik
tuz

Yapılması
domatesi soyun kuşbaşı doğrayın, soğanı yemeklik doğrayın
patatesi küp, havuçu halka ya da küp, sarımsakları iri doğrayın
iç bezelyeyi yumuşayıncaya kadar haşlayın
yağ içinde eti, bıraktığı su buhar olup uçuncaya kadar kavurun
üzerine soğanı katın kavurun, sarımsak ve havuçu katın kavurun
ardından salçayı katın kavurun, domatesi katın kavurun,
haşlanmış bezelyeyi ve patatesi katın karıştırın
üzerine 3 bardak sıcak su, karabiber, kimyon, kekik ve tuz'u katın
tuzunu ayarlayın, kapağı kapatın
ağır ateşte bezelye ve etler yumuşayıncaya kadar pişirin, servis edin
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

17 Eylül 2010 Cuma

Taze Fasulye Kızartması

0 yorum
Taze Fasulye Kızartması

KIZARTMA; NEDEN BU KADAR CAZİBELİSİN :(
Evet, bu haftanın sloganı ne idi?
Basit, pratik tarifler…
Fasulye kızartması da haftanın kapanışı için gayet ideal oluyor bu durumda.
Fasulye kızartmasını yaz boyunca pek çok kez yaptım, hatta Bir Yaz Akşamı Sofrası’nın çeşitleri arasında da yer alıyordu.
Ama nedense yayınlamaya pek elim gitmedi, her zamanki; “çok basit, gerek yok” takıntım yüzünden.
Ama aynı nedenler ile aylardır yayınlamadığım Pudingli Kek’in gördüğü inanılmaz ilgi üzerine artık yorumlarımı kendime saklamaya karar verdim.
Ben yayınlarım, basit mi? değil mi? siz karar verirsiniz artık :)
Tarif; son zamanlarda iyice medyatik olan Yaso’mdan.
Leziz dergisi için hazırladığı menüde yer alıyordu. İlk başlarda; “çiğden fasulye nasıl kızarır ki?” “acaba, öncesinde biraz haşlasam mı?” gibi çekinceler yaşadıysam da, denediğimde, tıpkı diğer sebzeler gibi, gayet güzel, çıtır çıtır kızardığını gördüm.
Taze fasulye henüz raflara veda etmeden, onu bir kez de böyle uğurlayın derim :)
Bu kolay mı kolay tarifin tek püf noktası; içlerinde fasulye taneleri oluşmamış, mümkün olduğunca taze, ince ve kılçıksız fasulyeden yapılıyor olması.
Biz bayramda Ağva’da ki bir seradan aldık ve fasulyeler tamda anlattığım gibiydi, üstelik hormonsuz, ilaçsız, tablo gibi.
Aynı seradan aldığım; patlıcanları közleyip, domatesleri rendeleyip, sarı, kırmızı, yeşil biberleri de minik minik doğrayarak, buzluğa stokladım bile.
Bu kış, bizim evde mis gibi Menemen, bol bol Patlıcan Salatası var anlayacağınız :)

Malzemeler
  • Taze Fasulye (istediğiniz miktarda)
  • Sıvı Yağ (kızartmak için)
  • Sarımsaklı Yoğurt

Yapılışı

  • Fasulyeleri yıkayıp, çok iyi kurulayın.
  • Uç kısımlarını ve (gerekirse) kenar kılçıklarını keserek temizleyin.
  • Kızgın sıvı yağda, sürekli başında durarak :) yakmadan kızartın.
  • Bir kağıt havlu üzerine alıp, fazla yağını süzdürün.
  • Sarımsaklı yoğurt ile ılık olarak servis yapın.
Devamını Oku...

16 Eylül 2010 Perşembe

Pudingli Kek

0 yorum
Pudingli Kek

PRATİK, LEZZETLİ, ÇOK AMAÇLI :)
Madem bu haftayı; Çeşnili Zeytinyağ gibi basit, pratik tarifler ve Makarnalı Börek gibi, daha önce yayınlanan tariflerin yeniden düzenlenmesi şeklinde geçiriyoruz :) o zaman pudingli keki yayınlamanın tam zamanıdır.
Evde krema pişirmeyi öğrendiğim günden beri, her türlü muhallebi, puding türevlerini kendim yapıyorum ama yinede her market alışverişinde, sepetimizde bir dünya kakaolu puding oluyor, sebebi ise işte bu kek…
Ofiste akşamüstü atıştırmalığı olarak; masanın üzerinde bu kek, nereye misafirliğe gitsek elimizde yine bu kek…
Hazır satılan kekler, browniler kıvamında yumuşacık, mis gibi çikolata kokulu.
Daha önceki denememde; dergideki tarife sadık kalmış ama biraz kuru ve tatsız bulmuştum açıkçası. Bunu da yazıda belirtmiştim. Sonraki denemelerde değiştire değiştire, yağı ve şekeri bir bardak ölçüsüne sabitledim.
Temel malzemeleri aynı bırakarak, içine fındık, fıstık, badem, ceviz ve kuru meyveler, hatta tarçın ekleyebilirsiniz.
Yuvarlak kalıpta pişirip, ortadan ikiye ayırıp arasına krem şanti, parça çikolatalar ve vişne koyarak kara orman pastası bile yapabilirsiniz.
Muffin şeklinde pişirebilir, içine krema doldurarak cupcake şeklinde de servis edebilirsiniz.
Şeker hamuru ile süslemeyede çok uygun, kendinden, çok nemli bir yapısı olduğu için, üzerine ayrıca bir şey sürmenize gerek kalmıyor, şeker hamuru direk yapışıyor :)
Tam bir Hünerli Bayanlar klasiği; basit, pratik ve çok amaçlı :)

Malzemeler
  • 4 Adet (orta boy) Yumurta
  • 1 Su Bardağı (200 gr.) Toz Şeker
  • 1 Su Bardağı (200 ml.) Süt ya da Yoğurt (her iki şekilde de güzel oluyor)
  • 1 Su Bardağı (200 ml.) Sıvı Yağ (tercihen Fındık Yağı)
  • 2 Su Bardağı (250 gr.) Un
  • 1 Paket Kakaolu Puding
  • 1 Paket Kabartma Tozu

Yapılışı

  • Oda sıcaklığındaki yumurtaları, şekerle, şeker tamamen eriyip, karışım mayonez kıvamına gelinceye kadar çırpın.
  • Süt (ya da yoğurdu) ekleyin, biraz daha çırpın.
  • Sıvı yağı ekleyin, biraz daha çırpın.
  • Ayrı bir kaba, un, kabartma tozu ve pudingi birlikte eleyin.
  • Unlu karışımı, sıvı karışıma ekleyin ve çok az daha çırpın.
  • 25x25 cm. civarında kare bir borcamın, tabanına yağlı kağıt serin. Karışımı boşaltın.
  • Önceden ısınmış, 180 derece fırında, 40-45 dk. batırdığınız kürdan temiz çıkıncaya kadar pişirin.

Pudingli Kek

Puding olarak; sadece kakaolu değil, muzlu, çilekli, hindistancevizli yani tüm çeşitler ile yapabilirsiniz. Hepsi de çok nefis oluyor.
Marka olarak ise; Dr.Oetker’in bitter çikolata parçalı kakaolu puding’ini kullanmanızı özellikle öneririm.
Dr.Oetker’in her ürününü çok beğeniyorum, daha öncede sayısız kez söz ettim, puding konusunda ise aşmış durumdalar :)
İnternette okuduğum bir cümleye aynen katılıyorum; “Dr.Oetker artık profesör olsun!” :))

Pudingli Kek

Keki; tarifteki gibi Borcam’da yaparsanız fotoğraftaki gibi iri 16 dilim,
Klasik dilimli kek kalıbında yaparsanız; 20 dilim,
Muffin kalıbında pişirirseniz 12-14 adet civarında oluyor.

Pudingli Kek

Devamını Oku...

Nescafeli Kabaklı Kek

0 yorum


Nescafeli Kabaklı Kek


Malzemeler;
100 gr tereyağı
3 yumurta
1 su bardağı toz şeker
3/4 su bardağı süt
1 adet kabak
1 tatlı kaşığı nescafe
1 çay bardağı kırık ceviz
1 su bardağı kepekli un
1 su bardağı normal un
Kabartma tozu
Vanilya


Yapılışı;
Kekte kabağın ne işi var diyenlere buyurun enfes bir tarif.Yedikten sonra damakta bıraktığı mis gibi kahve tadı da ayrı bir şölen...
Malzemeleri oda
Devamını Oku...

15 Eylül 2010 Çarşamba

kırmızı biber dolması nasıl yapılır

0 yorum
Kırmızı biber, diğer adıyle kapya biberi mutfaklarımızda geniş bir kullanım alanına sahiptir. Çorbası, dolması, kızartması ve çoğu et yemeklerinde katkı sebze olarak kullanıldığı gibi değişik tariflerle meze yapılarak kullanılır. Özellikle dolması, bulgurlu ya da pirinçli yapılmaya değer bir yemektir. Sultan çoğu zaman kırmızı biber dolmasını bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
bir kilo kırmızı biber
200 gram kıyma
iki domates
bir kaşık salça
iki soğan
bir çay bardağı zeytinyağ
bir bardak pirinç
karabiber, kuru nane, tuz
maydanoz

Yapılması
domatesi soyun küp doğrayın, soğanı yemeklik doğrayın
biberlerin sap kısımlarını kesin, çekirdeklerini çıkarın.
iç harçının hazırlanması
yoğurma kabı içine kıyma, soğan, zeytinyağ, domates,
domates salçası, tuz, karabiber, nane, maydanoz'u katın ve yoğurun.
tuzunu ayarlayın, ardından pirinçi katın ve karıştırın.
dolma harçını biberlerin içine,
ağız kısımlarında bir parmak boşluk kalacak şekilde doldurun
ve tencere içine yatay olarak dizin.
2 bardak sıcak su içine, 1 tatlı kaşığı domates salçası,
çok az tuz katın ve karıştırın. bu karışımı
tencereye dökün ve üzerine 2 kaşık zeytinyağ gezdirin.
tencere kapağını kapatın. ağır ateşte pişirin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

14 Eylül 2010 Salı

kuru börülce nasıl pişer

0 yorum
Kuru börülce, diğer adı ile karnı kara. Pişirilmesi nohut ve fasulyeden farksız bir yiyecek. Kendine ait tadı ve lezzeti olan kuru börülcenin mutfaklarımızda çorbası, etli etsiz yemeği, pilakisi, salatası, yahnisi, piyazı ve hatta kuru börülce katılarak bulgur pilavı yapılır. Diğer kuru bakliyat ürünleri gibi kuru börülce yemeği yaparken, börülce çabuk pişmesi için bir gece boyu ıslatılır. Kimileri börülceyi ıslattıktan sonra bir taşım kaynatır ve çıkan kara suyunu döker. Bu tamamen alışkanlık konusudur, eğer vitaminleri kaybolmasın diyorsanız haşlamaya gerek yoktur. Sultan arada bir yaptığı kuru börülce yemeğini bu tarifle yapar. Hadi bakalım, kolay gelsin.

Neler Lazım
iki bardak börülce
altı kaşık zeytinyağı
bir soğan
bir kaşık salça
altı bardak su
tuz

Yapılması
börülceyi bir gece boyu akşamdan ıslatın
ve sabah süzün, soğanı yemeklik doğrayın
yağ içinde soğanı kavurun
ardından salçayı katın kavurun
üzerine börülceyi, 6 bardak sıcak suyu ilave edin,
karıştırın ve kapağı kapatın
ağır ateşte börülceler yumuşayıncaya kadar pişirin
yemeğin tuzunu karar hale getirin.
Tarif bizden yapması sizden, hadi kolay gelsin.
Sultan
Devamını Oku...

Baklava Yufkası ile Makarnalı Börek

0 yorum

Baklava Yufkası ile Makarnalı Börek

MAKARNALI BÖREK TARİFİ YENİLENDİ :)
Makarnalı börek; içim dışım makarnalı börek.
Artık gözüm kapalı yapıyorum inanın, ölçü mölçü yok :)
Haftada en az üç kere… Evdeki patates kızartması krallığını devirip, tahta oturdu çoktan :)
Ben bu durumdan şikayetçi miyim? Hayır, tabiî ki, her ne kadar actifry ile de olsa eşimin sürekli patates kızartması yemesi üzüyordu beni, bu börek sayesinde; makarna, peynir, süt yemesi daha hoşuma gidiyor.
Arkadaşlarımız bile; “Müge, gelsek de bize bir makarnalı börek yapsan” deyip duruyorlar.
Hatta geçenlerde yaşadığım ve beni hala güldüren bir anıyı anlatayım size.
Diş hekimi olan, bir arkadaşımızın yanına, hem sohbet hem de devam eden diş tedavim için gittik geçenlerde.
Ben içeri girer girmez, oradaki herkese -hastalara, çalışanlara- anlatmaya başladı; “Müge bir börek yapıyor, inanamazsınız, ben böyle bir şey yemedim” ben de en utanmış halimle; “ya yok, uyduruk bir şey” deyip duruyorum.
Bu sırada çalışanlardan, gerçek bir Anadolu kadını olduğu her halinden belli olan bir hanım, meraklı gözler ile soruyu patlattı; “nasıl bir börekmiş bu?”
Ben de; “makarna ile yapıyorum, yalancı su böreği işte” dedim.
O an kadının bana attığı bakışı, o saniyelik bakışı görmenizi isterdim.
Aynen şöyle idi; “biz elimizde yufka açar, kırk kat baklava yaparız, hamur açar, mantı yaparız, gerçek su böreği yaparız da, bir eline sağlık der geçilir, bu şehirli hatunlar bir makarna haşlar, gördükleri iltifata bak, ne de güzel tanıtıyorlar, kendilerini”…
Haklımıydı peki? Bence sonuna kadar…
Bu yüzden, birçok kişiye göre, yayınlamama bile gerek olmayan basitlikteki bu tarifi, lafı fazla uzatmadan vermek istiyorum.

Önceki makarnalı börek tarifine göre malzemeler çok daha az, yapımı çok daha kolay.
Zaten bir kez yaptıktan sonra, sizinde kendi ölçüleriniz oluşacak eminim :)
Bütün yaptığımda, keserken dağıldığı için, uzun zamandır porsiyonluk yapıyorum, servisi çok kolay ve şık oluyor.
Ya da fotoğraftaki gibi minik teflon tavada iki kişilikte yapabilirsiniz.

Malzemeler (3 Adet 18 cm. çapında börek için)

  • 9 Adet Baklava Yufkası
  • 1/2 (yarım) Paket Kelebek Makarna
  • 1 Su Bardağı (ezilmiş) Beyaz Peynir
  • 1/2 (yarım) Su Bardağı Süt
  • 2 Yemek Kaşığı Tereyağ
  • 8-10 Dal Maydanoz

Yapılışı

  • Makarnayı; bol tuzlu suda 10-12 dk. haşlayın, süzün.
  • Makarna sıcakken, peynir, tereyağ, süt ve kıyılmış maydanozu ekleyin ve iyice karıştırın. Ilınması için biraz bekletin.
  • Küçük bir teflon tavayı çok hafifçe sıvıyağ ile yağlayın.
  • 3 Adet baklava yufkasını, üst üste tavanın içine koyun. (aralarına bir şey sürmeyin)
  • Makarnalı harcın üçte birini, yufkanın içine koyun ve kenarlardan taşan yufkaları içeri doğru katlayarak, kapatın.
  • Bir kasede biraz sıvıyağ, biraz suyu karıştırın ve böreğin üstüne sürün.
  • Kısık ateşte, alt üst ederek böreğin her iki tarafınıda pişirin.
  • Diğer yufkalara da, kalan harç ile aynı işlemi uygulayın.

Baklava Yufkası ile Makarnalı Börek

Böreği birkaç kez küçük borcam kapağında da denedim. Ama her ne kadar kabı yağlasanız da, yufkalar çok ince olduğu için, yapışıyor ve servis sırasında dağılıyor.
Nar gibi kızarmış, çıtır çıtır bir su böreği yemek istiyorsanız, ocakta ve teflon tavada yapılanı ideal…

Baklava Yufkası ile Makarnalı Börek

Böreği fırında yapacaksanız;

Malzemeler (12 adet börek için)

  • 12 Adet Baklava Yufkası
  • (Yukarıda malzemeleri verilen) Makarnalı Harç

Yapılışı

  • 3 adet baklava yufkasını üst üste koyun. (aralarına herhangi bir şey sürmeyin)
  • Uzunlamasına keserek üç parçaya ayırın. (Yufkalar dikdörtgen ise, uzun tarafı üste gelecek ve siz yukarıdan aşağıya doğru keseceksiniz)
  • Her bir parçanın ucuna; 2-3 yemek kaşığı kadar makarnalı harç koyun ve kenarlarından birer cm. içeri kıvırarak, ileriye doğru katlayın.
  • Yağlanmış tepsiye dizin.
  • Bir kase de biraz sıvıyağ, biraz suyu karıştırın ve bir fırça ile üzerlerine sürün.
  • Arzu ederseniz susam serpin.
  • Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, altı üstü kızarıncaya kadar pişirin.
Devamını Oku...

13 Eylül 2010 Pazartesi

Böğürtlen Shake

0 yorum

Böğürtlen Shake
Malzemeler;1 çay bardağı böğürtlen1 çay bardağı süt2 top vanilyalı dondurma1 yemek kaşığı bal
Yapılışı;Ramazan'ın öncesinden kalma bir tarif. Vakti geçmeden, daha fazla beklemeden buyurun..Süt hariç kalan malzemeleri robottan geçirin, püreleşince süt ekleyerek yavaşça bir kez daha karıştırın.Hangi lezzetin daha yoğun olmasını isterseniz o malzemeyi arttırarak da deneyebilirsiniz
Devamını Oku...

Çeşnili Zeytinyağ

0 yorum
Çeşnili Zeytinyağ

SAĞLIK DEPOSU BİR ATIŞTIRMALIK...
Ramazan ayında çok sevgili, değerli; Nane Limon – Münevver ablacığıma iftara davetli idik, blog dostları olarak.
Can paşa’nın Baby Shower’i ile başlayan, ilk başlarda -grupta ardı arkası kesilmeyen hamilelikler nedeni ile- hoş gelesin bebek, hoş geldin bebek partileri :) devam eden buluşmalarımız artık bir sistematiğe oturdu…
Sadece bebekler için değil, düzenli bahaneler yaratıp, buluşuyoruz artık.
Bir önceki buluşmamız; “Yaso’cuğumun atölyesi hayırlı olsun” temalı idi :)
Daha önceki; “Fadime’nin yeni evi hayırlı olsun”
Daha daha önceki “hoş geldin Bibi” :)
Liste böyle uzar gider…
Ekim ayında sıra bende mesela, şimdiden heyecanı sardı :)
Ramazan ayında Münevver annemiz ağırladı bizi; “bahaneye gerek yok, ben yapacağım, siz yiyeceksiniz, o kadar” dedi, bizde deyim yerinde ise koştura koştura gittik.
Hem onun tatlı yüzü için hem de sayısız kez elinden tattığımız lezzetlere yenilerini eklemek, damaklarımızı zevkten sarhoş etmek için.
Öyle de oldu, hangisine iltifat edeceğimizi şaşırdığımız, muhteşem lezzetlerle dolu bir gece yaşadık.
Çeşnili zeytinyağ bu lezzetlerden sadece biri idi, kendisini usulca önüme çekip, bandırmak sureti ile :) kaç dilim pide yedim, şu anda hatırlamıyorum, çok zaman geçti ondan sanırsam :)
İçindekileri öğrendiğim günden beride yapıp duruyorum, bir sonraki güne kalsa lezzeti çok daha iyi oturacak biliyorum ama henüz kısmet olmadı :)
Siz dayanabilirseniz, bir iki gün bekletip servis edin olur mu? :)
İster yemek davetleri sofranızda aperatif olarak, isterseniz kahvaltı sofralarında, seçim sizin.
Belli bir ölçüsü de yok aslında, ben fotoğraftaki gibi iki tabak oluşturacak şekilde, yaklaşık yazdım ölçüleri, bu kısım ile oynamak da size kalmış…

Malzemeler
  • 1/2 (yarım) Su Bardağı (100 ml.) Sızma Zeytinyağ (Yasemin'lerin özel üretimi)
  • 4-5 Adet Kurutulmuş Domates
  • 5-6 Adet (yarım) Ceviz
  • 5-6 Adet Yeşil Zeytin
  • 2 Diş Sarımsak
  • 1 Çay Kaşığı Kuru Biberiye

Yapılışı

  • Kurutulmuş domatesleri 10 dk. sıcak suda bekletin. Süzüp, minik minik doğrayın.
  • Yeşil zeytinleride çekirdeklerini çıkarıp, minik minik doğrayn.
  • Cevizleri elinizle irice kırın.
  • Sarımsakları ezin.
  • Biberiyeleride kırarak, ufalayın.
  • Tüm malzemeleri zeytinyağı ile karıştırın ve ağzı kapalı olarak en az bir gece bekletin.

Çeşnili Zeytinyağ

Devamını Oku...

12 Eylül 2010 Pazar

Yoğurtlu Buğday Salatası

0 yorum

Yoğurtlu Buğday Salatası
Malzemeler;1 su bardağı buğday 1/2 su bardağı haşlanmış mısırDere otu1 diş sarımsakTuz1 + 1/2 su bardağı yoğurtNane
Yapılışı;Buğdayı bir gün önceden ıslatmaya bırakın. Ertesi gün üzerini geçecek kadar suyla haşlayın. Şişen buğdayları süzerek bir kaba alın. Dere otunu doğrayın, sarımsağı püre haline getirin, haşlanmış mısır ve tuzla birlikte buğdaya ekleyin.Soğuyan
Devamını Oku...

11 Eylül 2010 Cumartesi

CEVİZLİ VE TARÇINLI KURABİYE

0 yorum
Herkese en gülücüklüsünden sıcacık merhabalar :))

Öyle çok özlemişim ki bloğumu ve sizleri...
Tatilimizi yapıp,enerji dolup kalbimizi Antalya'da bırakıp çok şükür döndük evimize:))

Bu sene de Emreyle tatilimiz oldukça yorucu ama keyifliydi:)))
Duygusal oğlum denizde balıklar yaşadığı için girip rahatsız etmek istemedi bir türlü:))))))
Havuza da kızların girmesini hiç istemedi:)) Oldukça maçoydu :)))) 4 yaş sendromu mudur nedir çözemedim:))) acayip triplere girdi şaşırttı bizi...

Erkekler erkeklerle oynarmış, kızlar hiç güzel oynayamıyormuş,araba sürmeyi de bilmiyorlarmış,ben10 savaşlarından anlamıyorlarmış,Bakuganı tanımıyorlarmış vs. vs bizi oldukça daralttı anlayacağınız:)))) Şansımıza da hep yaşıtları kız oldu:))))
Bu sene de karı koca yorulduk geldik gene:)) Seneyi de heyecanla bekliyoruz ,Emrecik bizi nasıl yoracak diye:)

Yarın da canım kardeşimi evlendiriyoruz inşallah:)) 2 gündür heyecandan sürekli midem bulanıyor:)))
Abla olmak zor şeymiş:))) Düşündükçe kalbim pıt pıt atıyor inanın...
Yarın salya sümük ağlamaklı bir gün beni bekliyor sanırım:)))) Çok heyecanlıyım çoook:)))
Çok mutlu olsunlar inşallah:)))

Darısı tüm bekar arkadaşlarımın başına diyorummmm veeee

Aşkım için hazırladığım kurabiyelerin tarifine geçiyorummmm:)))



CEVİZLİ VE TARÇINLI KURABİYELER



MALZEMELER:

250 gr. Oda sıcaklığında yumuşamış margarin (Becel kullandım)

1 çay bardağı pudra şekeri

1 çay bardağı pirinç ceviz

1 paket vanilya

1 paket kabartma tozu

1 çay kaşığı tarçın

½ çay kaşığı toz zencefil

Aldığı kadar un



Üzerine serpmek için, tarçın ve pudra şekeri



YAPILIŞI:



Bütün malzemeleri genişçe bir kasede yoğuralım.

Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elimizle yuvarlayıp yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsisine dizelim.

Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 10-15 dakika hafifçe pembeleşene dek pişirelim.

Piştikten sonra üzerlerine pudra şekeri ve tarçın serpiştirelim.


Afiyet , Bal Olsun.

Sevgi Dolu Öpücükler




Devamını Oku...

8 Eylül 2010 Çarşamba

Ülkü'nün Kahvaltı Sofrası (2)

0 yorum
Ülkü'nün Kahvaltı Sofrası (2)

BAYRAM KAHVALTISI…
Tahmin edeceğiniz üzere bu kahvaltı sofrası Ramazan’dan önce kuruldu. Sadece birkaç gün önce ama…
Ülkü’cüğüme akşam yemeği için gittiğimizde muhabbet o kadar tatlı geldi ki, bunu tüm hafta sonuna yaymaya karar verdik :)
Kalmaya karar vermemizde; Ülkü ve Aytaç’ın birkaç gün önce Karadeniz turundan dönmüş olmaları, gelirken yanlarında; misler gibi Vakfıkebir tereyağı, Kolot peyniri, mısır unu gibi lezzetler getirmiş olmaları ve bunları kahvaltıda yiyecek olmamız etken miydi?
Yoo, hayır kesinlikle… Aklımıza bile gelmedi :)
Bu kahvaltı sofrasını ben kurdum, hem de küçük bir kız çocuğunun bebekleriyle oynarken aldığı keyfi alarak… Nedenine gelince;
Biliyorsunuz, güzel sofralar kurmayı çok seviyorum ama bir süre sonra evinizdeki malzemeler haliyle gözünüzde eskimeye başlıyor, ufak tefek detaylar ile farklılaştırmaya çalışsam da, sonuçta kendimi tekrar ediyorum bir süre sonra.
Zaman zaman; “aynı tabakları görmekten sıkıldık, değişiklik yapsanız” şeklinde yorumlar bile alıyorum :)
Ama takdir edersiniz ki, bu bir bütçe meselesi, kağıt tabak, plastik bardak değil ki bu, her sofrada değişik değişik alıp kullanayım :)
İşte Ülkü’nün evinde sofra kurarken, bu farklılık keyfini yaşadım, kendisinden aldığım izin ile daldım dolapların içine :)
Yeni gelin çeyizi bu dile kolay, seçerken zorlanıyorsunuz bile.
Masa örtülerini, peçeteleri, çay bardaklarını, minik objeleri kısacası her şeyi dolapları, çekmeceleri karıştıra karıştıra buldum, çok ama çok eğlendim :)
Üzerine Ülkü ve Aytaç’ın birlikte hazırladıkları nefis kahvaltılık lezzetler de eklenince, yemelik değil seyirlik bir sofra çıktı ortaya…
Haksız mıyım? :)

Ülkü'nün Kahvaltı Sofrası (2)

Soframızda klasik kahvaltı çeşitlerinin yanı sıra, Mıhlama (Kuymak), üç peynirli sigara böreği ve benim yaptığım kakaolu pudingli kek de vardı…

Ülkü'nün Kahvaltı Sofrası (2)

Ve masanın assolisti :)
Malzemelerinin tamamı orijinal yöresinden gelen, lezzeti ile aklımızı başımızdan alan Mıhlama…
Yerken çok keyifli idi ama şu anda bu fotoğrafa oruçlu iken bakmak ve bu yazıyı yazmak o kadar keyifli değil :)
Yarın bayram kahvaltısında mutlaka olmalı bu lezzet diyorum…
Ülkü müsaitseniz… Yarın? :)

Ülkü'nün Kahvaltı Sofrası (2)

İYİ BAYRAMLAR…
Bir mübarek ayın daha sonuna geldik.
Allah hayırlısı ile sevdiklerimizle birlikte, sağlıklı, huzurlu nice Ramazanlar yaşamayı nasip eder inşallah.
Bu Ramazan biraz tembeldim kabul ediyorum, misafir ağırlamak yerine, kendim misafir oldum daha çok :)
Seneye, ömrümüz olursa telafi etmeyi düşünüyorum.
Bayramı; -her zaman olduğu gibi- ziyaretler ile geçireceğimiz için bilgisayarın başına hiç geçmeyeceğim…
Tüm okuyucularımın, sevdiklerimin, blog komşularımın; Ramazan bayramını en içten duygularımla kutluyor, büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öpüyorum.
Sevdiklerinizle, ailenizle, mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir bayram geçirmeniz dileğimle…

Sevgiler…
Devamını Oku...

7 Eylül 2010 Salı

Okşan'ın İftar Sofrası

0 yorum
Okşan'ın Sofrası 2010

“GÖRÜŞELİM EN KISA ZAMANDA” EKİBİ…
Sizlere daha önce bu yazıda, hikayemizi anlatmıştım. Bu hatunların bendeki yerinin ne kadar özel, ne kadar büyük olduğunu…
Genellikle her iş yerinde yaşanan kıskançlıkların, çekememezliklerin, bizim aramızda hiçbir zaman olmadığını, çoğumuzun bekar olduğu o günlerde birbirimizin omzunda sayısız kez ağladığımızı, anlatmıştım...
“Aaa neden ağladınız ki?” diye sormayın canım, anladınız işte :)
Bir süre çeşitli nedenlerle sadece telefonlar ile sürdürdüğümüz ama tam anlamıyla hiçbir zaman kopmayan ilişkimiz, Ocak ayından beri kesintisiz sürmekte.
İlk toplantı bizde oldu, sonraki Zeynep’te, sonraki Ülkü’de ve sonuncusu Okşan’da…
Buluşmaları sadece evli olanlarda yapma kararımızdan dolayı; Ekim buluşması ile sıra tekrar bize gelecek.
Okşan; Eylül buluşması Ramazan ayına denk gelince, muhteşem bir iftar sofrası ile ağırladı bizi.
Ama ne sofra, hem gözümüzün hem midelerimizin bayram ettiği muhteşem lezzetler ile dolu dolu…
Benim patates haşlamaktan bihaber olduğum, “aldığı kadar un, ne demek?” şeklinde sorular sorduğum günlerde, gıda mühendisi olan Okşan ve Ülkü’nün beni bıkmadan aydınlattığını söylersem :) ve benim kat ettiğim yolu, onların var olan bilgilerinin üstüne eklerseniz, sanırım epey fikir sahibi olursunuz :)
Okşan’ın sofrası sayesinde, bloguma hem güzel bir iftar menüsü, hem nefis bir kuskus salatası tarifi hem de Fikrim Geldi! ye şahane fikirler eklendi, daha ne isterim :)

Okşan'ın İftar Sofrası;
  • Köfteli Düğün Çorbası
  • Maklube
  • Fırında Kaşarlı Mantar
  • Paçanga Böreği
  • Mercimekli Kuskus Salatası
  • Patlıcanlı Fırın Makarna Rulosu
  • Peynirli ve Çikolatalı Krep Ruloları
  • İftariyelikler (Salam+Çeçil, Cevizli Hurma, Zeytin, Lokum, Kuru Yemiş)
  • Havuçlu Toplar
  • Reyhanlı Yeşil Salata
  • Mısır Ekmeği (Benden)
  • Haydari (Benden)
  • Kremalı Etimek Tatlısı ve Dondurma

Cevizli Hurma

Okşan bana; “hurmaların içine ceviz koyma işi senin Müge” dediğinde, şöyle bir gerinip; “blogdanmı gördün?” dedim. Aldığım; “ne blogu şekerim, ben beş senedir yapıyorum bunu” yanıtı ile olduğum yere yıkıldım! :)

Havuçlu Toplar

Havuçlu topları yani yalancı cezeryeyi, ben hep çay saati lezzeti olarak düşünmüştüm bu güne kadar ama sofrada kapış kapış gittiğini görünce, iftariyelik fikirlerim arasına girdi hemen.

Krep Ruloları

Bazıları krem peynirli, bazıları da çikolata kremalı bu tek lokmalık kreplerde, sofrada çok ilgi gördü.

Salam-Çeçil

Okşan; “sen oyuncaklı şeyleri seversin” deyip, salam ve çeçil peynirlerini koydu önüme. Bende uydurdum, yaptım bi şekil :)

Haydari Dip

Masaya küçük bir katkı olsun diye yaptığım; Haydari’yi cipsler ile Dip şeklinde servis ettik.

Salata

“Aslında iftarda salata pek yenmiyor”, “bu kadar çeşit var, salataya gerek yoktu ama” sözleri ile sofraya gelen ve sonu için masada kavga çıkan muhteşem salata! Özellikle; içindeki reyhan, resmen parfümü ile mest etti bizi.

Kuskus Salatası

MERCİMEKLİ KUSKUS SALATASI
Bu salataya bayıldık! “Malzemelerini tamamen uydurdum” dedi Okşan. Ben yinede hepsini not aldım. Ölçü de vermedi ama ben kendi göz kararım ile ölçtüğüm şekli ile yazacağım. Sizler istediğiniz gibi değişiklik yapabilirsiniz.

Malzemeler

  • 1/2 (yarım) Paket Kuskus
  • 1/2 (yarım) Su Bardağı Yeşil Mercimek
  • 2 Adet Kırmızı Biber
  • 3-4 Yemek Kaşığı Konserve Mısır
  • 8-10 Dal Dereotu
  • 10-12 Adet Minik Salatalık Turşusu
  • 3-4 Yemek Kaşığı Hardallı Mayonez
  • 1 Diş Sarımsak

Yapılışı

  • Kuskusu haşlayıp, süzün.
  • Mercimeği de haşlayıp, süzün.
  • Kırmızı biberleri közleyin ve ince ince doğrayın.
  • Sarımsağı ezin ve dereotunu ince ince kıyın.
  • Turşularıda minik minik doğrayın.
  • Tüm malzemeleri karıştırın. Çok fazla bekletmeden servis yapın.

Patlıcanlı Fırın Makarna Rulosu

PATLICANLI FIRIN MAKARNA RULOSU
Hem lezzeti hem sunumu ile bayıldığım bir lezzet… Tam bir yaz yemeği.

Yapılışı

  • Fırın makarna haşlanır. Domates sosunun büyük bir kısmı ile karıştırılır.
  • 3-4 adet makarna ikiye katlanarak, kızarmış patlıcan ile rulo yapılır.
  • Üzerine kalan domates sosu gezdirilir.

Okşan; fotoğrafları görünce; “keşke, domates sosunu patlıcanın iki yanına koysaymışım, rulo olduğu daha belirgin olurdu” dedi… Aklınızda bulunsun :)

Paçanga Böreği

Fırında Paçanga Böreği…

Mısır Ekmeği

Oruçlu iken olur olmaz her şeyi canı çeker ya insanın, benimde inanılmaz şekilde Mısır Ekmeği çekti. “Kimse yemezse ben yerim” dedim, yaptım, götürdüm. Neredeyse bir tane bile kalmayıp, gizlice peçetelere paket yapıldığını görünce pek keyiflendim :)

Fırında Kaşarlı Mantar

Ülkü’cüğümün hamarat ellerinden çıkan; Fırında Kaşarlı Mantar… Nefisti…

Maklube

MAKLUBE…
Ve sofraya tam bir assolist edası gelip kurulan; Maklube…
Görüntüsü de tadı da şahaneydi…
Pek çok defa internette rastlamış ama açıkçası yapmaya cesaret edememiştim bu yemeği. Tadı gerçekten enfes, başlı başına bir öğün her şeyi ile.
Normalde etlerin üzerinde ince bir patates tabakası varmış ama patatesler tencereden ayrılmak istememiş :) Bu yüzden; “mutlaka teflon tencerede yapın bu yemeği” dedi Okşan…

Biz :)

Kapanışı da, baktıkça içimi ısıtan bu fotoğrafla yapmak istedim :)
Ülkü hariç, hiç birimizin haberi olmadan çekilen bu kare, birlikte ne kadar mutlu olduğumuzun ispatı adeta…
Sizi seviyorum kızlar :)

Devamını Oku...