BAYRAM KAHVALTISI…
Tahmin edeceğiniz üzere bu kahvaltı sofrası Ramazan’dan önce kuruldu. Sadece birkaç gün önce ama…
Ülkü’cüğüme
akşam yemeği için gittiğimizde muhabbet o kadar tatlı geldi ki, bunu tüm hafta sonuna yaymaya karar verdik :)
Kalmaya karar vermemizde; Ülkü ve Aytaç’ın birkaç gün önce Karadeniz turundan dönmüş olmaları, gelirken yanlarında; misler gibi Vakfıkebir tereyağı, Kolot peyniri, mısır unu gibi lezzetler getirmiş olmaları ve bunları kahvaltıda yiyecek olmamız etken miydi?
Yoo, hayır kesinlikle… Aklımıza bile gelmedi :)
Bu kahvaltı sofrasını ben kurdum, hem de küçük bir kız çocuğunun bebekleriyle oynarken aldığı keyfi alarak… Nedenine gelince;
Biliyorsunuz, güzel sofralar kurmayı çok seviyorum ama bir süre sonra evinizdeki malzemeler haliyle gözünüzde eskimeye başlıyor, ufak tefek detaylar ile farklılaştırmaya çalışsam da, sonuçta kendimi tekrar ediyorum bir süre sonra.
Zaman zaman; “aynı tabakları görmekten sıkıldık, değişiklik yapsanız” şeklinde yorumlar bile alıyorum :)
Ama takdir edersiniz ki, bu bir bütçe meselesi, kağıt tabak, plastik bardak değil ki bu, her sofrada değişik değişik alıp kullanayım :)
İşte Ülkü’nün evinde sofra kurarken, bu farklılık keyfini yaşadım, kendisinden aldığım izin ile daldım dolapların içine :)
Yeni gelin çeyizi bu dile kolay, seçerken zorlanıyorsunuz bile.
Masa örtülerini, peçeteleri, çay bardaklarını, minik objeleri kısacası her şeyi dolapları, çekmeceleri karıştıra karıştıra buldum, çok ama çok eğlendim :)
Üzerine Ülkü ve Aytaç’ın birlikte hazırladıkları nefis kahvaltılık lezzetler de eklenince, yemelik değil seyirlik bir sofra çıktı ortaya…
Haksız mıyım? :)
Soframızda klasik kahvaltı çeşitlerinin yanı sıra, Mıhlama (Kuymak), üç peynirli sigara böreği ve benim yaptığım
kakaolu pudingli kek de vardı…
Ve masanın assolisti :)
Malzemelerinin tamamı orijinal yöresinden gelen, lezzeti ile aklımızı başımızdan alan Mıhlama…
Yerken çok keyifli idi ama şu anda bu fotoğrafa oruçlu iken bakmak ve bu yazıyı yazmak o kadar keyifli değil :)
Yarın bayram kahvaltısında mutlaka olmalı bu lezzet diyorum…
Ülkü müsaitseniz… Yarın? :)
İYİ BAYRAMLAR…
Bir mübarek ayın daha sonuna geldik.
Allah hayırlısı ile sevdiklerimizle birlikte, sağlıklı, huzurlu nice Ramazanlar yaşamayı nasip eder inşallah.
Bu Ramazan biraz tembeldim kabul ediyorum, misafir ağırlamak yerine, kendim misafir oldum daha çok :)
Seneye, ömrümüz olursa telafi etmeyi düşünüyorum.
Bayramı; -her zaman olduğu gibi- ziyaretler ile geçireceğimiz için bilgisayarın başına hiç geçmeyeceğim…
Tüm okuyucularımın, sevdiklerimin, blog komşularımın; Ramazan bayramını en içten duygularımla kutluyor, büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öpüyorum.
Sevdiklerinizle, ailenizle, mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir bayram geçirmeniz dileğimle…
Sevgiler…