Banner 468 x 60px

 

26 Kasım 2009 Perşembe

İyi Bayramlar...

0 yorum
İyi Bayramlar

BENDEN SON HABERLER :)
Normal hayat için kısa denilebilecek bir süre on gün. Ama blog yazıyorsanız eğer çok uzun geliyor, sanki aylardır birşey yazmamışsınız gibi. Bu yüzden öncelikle teşekkürle başlamak istiyorum sözlerime.
Bu on gün süresince bana mail atan, hatta arayıp soran okuyucularıma, "bir çorba olsun yazıver, özledim, lütfeeenn !" diye sitem eden :) blog komşularıma, kısaca bana kendimi çok iyi hissettiren bu arayıp sormalara çok çok teşekkürler, iyiki varsınız...
Ben nelermi yapıyorum son zamanlarda ?
Mutfağa giriyorum elbette ama daha önceki yazılarda da anlattığım gibi, yeni bir şeyler denemiyorum, hep bilindik sebze yemekleri vs. yapıyorum.
Bayramda ilk iki gün ziyaretlerimizi tamamladıktan sonra, kalan iki günde birşeyler yapmak niyetim... Bakalım kısmet :)

Bunun dışında Ekim ayı içerisinde MSA Whirlpool Mutfak Sanatları Akademisi'nin davetlisi idik. Eski mutfaklarında da eğitim alma şansımız olmuştu Tefal-Actifry sayesinde. Yeni mekanları ise tek kelime ile olağanüstü. Geniş ve çok şık atölye kısmı ve şefi rahatça izlemenizi sağlayan dev ekranları ile gerçekten rüya bir mekan olmuş.
Normalde bu tarz etkinliklerde, eşim sağolsun kamera arkası görevini üstlenir :) bol bol fotoğraf çekerdi. Bende bunları bir galeri halinde sizlerle paylaşırdım. Bu etkinlikte fotoğraf yok, çünkü eşimde bu muhteşem mutfağın cazibesine kapıldı ve şapkasını giydiği gibi ocağın başına geçti :) Ben sadece ona aşçı yamaklığı yaptım :)
Truff yağlı Toscana salatası, limon soslu jumbo karides ve deniz tarağı, çikolata mascarponlu fırında armut gibi şahane İtalyan lezzetleri yaptık, Şef aşçımız ile birlikte.
Hele bir Safranlı Risotto yaptıkki ! Haftalardır tadı damağımdan gitmedi, en kısa zamanda evde de deneyip paylaşmak isterim sizlerle, bütün püf noktalarını kaptık nede olsa :)
Eğer sizde bir yemek kursuna katılmak yada şirketiniz için hoş bir ekip aktivitesi planlıyorsanız MSA bunun için en doğru adres bence...

14 Kasım'da ise Ülker'in "Halley ile Tatlı Saatler Atölyesi" etkinliğinde öğretmenlik yaptım :) Dünya Çocuk Kitapları Haftası Etkinlikleri kapsamında, Carousel alışveriş merkezinde düzenlenen; "Okusunda Büyüsün !" etkinliğinde..
Çocuklarla birlikte, şeker hamuru ile Halley süsledik. Etkinlikte, iki tane yuva öğretmeni yardımcım olduğu halde eve gittiğimde inanılmaz yorgun hissettim kendimi... Yuva öğretmenlerinin işi ne zormuş, yaşayınca anladım :)

etamin3

Veee bu günlerde en çok vaktimi alan şeyi, yani son merakımı açıklıyorum !
Etamin... ! :)
Beni tanıyanlar, nasıl ayran gönüllü biri olduğumu iyi bilirler :) Yanlız benim bu huyum biraz gariptir, yani sadece ondan ona, ondan ona, hızlı hızlı geçiş yapmaz heveslerim.
Yeni bir hobiye yada işe heveslendiğimdeki heyecanımı bir görseniz, ömrümün sonuna kadar hiç kalkmadan onu yapacağımı sanırsınız :)
Bir heyecan, bir heyecan, sormayın gitsin :)
Diğer hobiye geçtiğimde eskisinden bahsederken duysanız birde, "yahu o heyecan nasıl kayboldu böyle bıçak gibi" dersiniz :)

Süslü kurabiye yapmaya heveslendim bir ara biliyorsunuz, eve bir malzeme yığdımki sanırsınız haftaya atölye açıyorum :) bir kaç ay hevesle yaptımda, sonra; sıkıldım ! Elime şeker hamuru almıyorum aylardır :)

Sonra peçete halkasına heveslendim, aynı şekilde, onlarca yaptım. Her modelden de en az sekiz tane yaptığım için, kocaman bir koli peçete halkam oldu :) Arkadaşlarıma, akrabalarıma hediye ettim çoğunu, hatta eski yaptıklarımı beğenmeyip, söküp yenilerini yaptım :) Ve ondan da hevesim geçti :)

etamin4

Şimdilerde harıl harıl etamin işliyorum. Yaptıklarım da beğeniliyor hani :)
Üstte gördüğünüz modelden banyo için işledim, iki farklı renkte. İki tane de hediye işledim; Can arkadaşım için :)

etamin1

Birde "dmc" markasının hazır modelli olanları var, minicik tablo şeklinde. Poşetinden, ipi, iğnesi, çerçevesi, etamini hazır çıkıyor, siz sadece işliyorsunuz ve asıyorsunuz hemen. Yeni hobimi öğrenince Necla abla bir sürü almış bana sağolsun, onları da işledim bitti :) Şimdi yeni modeller araştırıyorum internetten, yastık yapacağım. Bu aralar bütün dekorasyon dergilerinde, en şık koltukların üzerinde hep etamin, goblen desenli yastıklar var, çok moda anlayacağınız, geri kalmamak lazım :)

Ve bu yazıyı okuyan herkesin, tüm sevdiklerimin, kurban bayramını, en içten dileklerimle kutluyorum. Büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim.

Çok sevgilerimle...

Devamını Oku...

25 Kasım 2009 Çarşamba

TARHANA ÇORBASI

0 yorum
Yaz kış çorba sevenlerdenim bende..üşüdüğüm zaman ilk aklıma nedense tarhana çorbası gelir, hasta olduğum zaman da limonlu limonlu bir mercimek çorbası:)))

Annem sağolsun her sene beni hiç tarhanasız bırakmaz... içerim içerim ısınırım:)
Domuz gribiyle de savaştığımız şu günlerde bol bol içmekte fayda var diye düşünüyorum:)Maalesef benim yavrum hiç çorba içmiyor ama bebesi olanlar bol bol sıvı içirsin yavrularına...


Ayrıca hepinizin Kurban Bayramını da en içten duygularımla kutluyorum....

Nice güzel bayramlara hep beraber olalım inşallah:)



Hepinizi seviyorummm,öpüyorummm ve tarife hemen geçiyorum:)



MALZEMELER:

1 adet domates

1 iri diş sarımsak

4 yemek kaşığı kadar ev yapımı tarhana

1 lt.kadar sıcak su

1 yemek kaşığı sıvıyağ

1 tatlı kaşığı salça

tuz


YAPILIŞI:



1 kasenin içine tarhanamızı koyalım ve üzerine 1 su bardağı kadar su koyup tarhanayı 15.dakika kadar yumuşatalım.

Geniş bir tencereye sıvıyağı koyup domates rendemizi ve sarımsağımızı ezip ilave edip 2 dak. kadar orta ateşte karıştıralım.
Yumuşamış tarhanamızı da ekleyip,tuzumuzu atıp sıcak suyumuzu da ilave edip 15 dak. kadar pişirelim.
İsteğe göre nane ve pulbiberle süsleyip sıcak sıcak servis yapalım:)



AFİYET, BAL OLSUN

SEVGİLER, ÖPÜCÜKLER
Devamını Oku...

17 Kasım 2009 Salı

İrmik Helvası

0 yorum
İrmik Helvası

TATLI PİLAV :)
Evet, evet. İrmik helvasının adı buydu benim için, annem her yaptığında "tatlı pilav"mı yaptın?" der ve açıkçası çokta sevmezdim.
Bu konudan daha evvelde sözettim, annemin sürekli yaptığı ve benim çoğu zaman; "başka ne var?" şeklinde burun kıvırdığım bir çok lezzeti şimdi bayıla bayıla yiyorum, nedeni artık kırk yılda bir annem yaptığında yiyor olmam sanırım.
Geçenlerde, Etli Biber Dolması canım isteyince farkettim bunu :)
Hafta sonu; balık'tan sonra en iyi hangi tatlı gider diye annemle konuşurken, önce Fırında Tahin Helvası yapalım dedik, sonra aklıma birden irmik helvası geldi.
Benim çok aram olmadığını bilen annem şaşırdı önce, - hayırdır dedi ? :) gözleri ile her zamanki imasını yaparak; "canın mı çekti ?" :)
Hayır, dedim kendim için değil blogum için istiyorum :)
Uzun zamandır, irmik helvası tarifi isteyen, yorum yazan yada mail atan okuyucularım var onlar için :) Handan'cığım özellikle senin için ! Şimdiden afiyet olsun :)

Tatlıyı, kaşla göz arası ve zaman zaman farklı şekillerde yapan annem, ben başına kağıt kalem ile dikilip, yaptığı her şeyi not alınca biraz panikledi başta, bende dedim rahat ol, sanki ben yokmuşum gibi davran ben izliyorum :)
Yıllar içinde sürekli yapa yapa eli alıştığı için, bazen sadece süt, bazen su ile bazen sırf tereyağ bazende sadece margarin ile yaparmış annem, her şekilde de güzel oluyor dedi. Ama herkesin en beğendiği şekli, karışık olanmış, yani hem su ve süt, hemde tereyağ ve margarin.
Bende blogumda en güzel hali hangisi ise o olsun istediğim için bu halini seçtik ve yaptık.
Bence nefis oldu, altı kişi kocaman tencereyi bitirdik, balıktan sonra da iyi gitti hakikaten.
Yapımı biraz el oyalıyıcı ama oldukça basit olan bu tatlıyı, püf noktalarına da dikkat ederseniz eğer, ani gelen misafirlere bile şipşak hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler
  • 2 Su Bardağı (350 gr.) İrmik
  • 75 Gr. Tereyağ
  • 100 Gr. Margarin
  • 2 Yemek Kaşığı (dolmalık) Çam Fıstığı
  • 2 Su Bardağı (400 gr.) Şeker
  • 1,5 Su Bardağı (300 ml.) Süt
  • 1,5 Su Bardağı (300 ml.) Su
  • Tarçın (üzeri için)

Yapılışı

  • Çelik tencereye 1 yemek kaşığı kadar margarini koyun ve çam fıstıklarını ekleyin. Orta ateşte fıstıkların hafifçe rengi dönene kadar kavurun. (çok kahverengi olmasınlar)
  • Fıstıkların rengi hafif dönünce, kalan margarin ve tereyağını ekleyin ve ateşi çok kısık hale getirin. Yağları yakmadan soğuk şekilde eritin.
  • Ayrı bir tencerede, süt, su ve şekeri karıştırın. Orta ateşte kaynayana kadar sürekli karıştırın. Kaynadıktan sonra ateşi kısın ve 3-4 dk. kaynattıktan sonra, kapatın.
  • Eriyen yağa, irmiği ekleyin ve hiç bırakmadan sürekli karıştırarak, irmiklerin rengi kahverengiye dönünceye kadar kavurun.
  • İrmikler kavrulunca, sütlü şerbeti ekleyin. (Eklediğiniz şerbetin sıcaklığı, elinizi yakacak gibi olmalı, eğer ılınmış ise, tekrar ısıtmalısınız)
  • Şerbeti ekledikten sonra, hafiçe karıştırın ve kapağını kapatarak kısık ateşte 10-15 dk. pişirin. İrmikler şerbeti çekip, pilav görüntüsü alınca, ateşi kapatın.
  • Servis ederken üzerine tarçın serpin ve ılık servis edin.

İrmik Helvası

NOTLAR ve ÖNERİLER;

  • Tatlının en önemlisi püf noktası; kısık ateş ile kavurmak. İrmiğin güzel kabarabilmesi için, birden kavrulmaması çok önemli. Bu nedenle irmiği kavururkenki ateş, çay demler gibi çok ama çok kısık olmalı. Şerbeti ekledikten sonraki ateş ise, normal yani pilav pişirdiğimiz kısık ateş olabilir.
  • İrmikli tatlıların diğer tatlılardan farkı şerbetinin de sıcak eklenmesi. Hamurlu tatlılardaki gibi, biri sıcak biri soğuk olmayacak. İrmiğin kabarabilmesi için bu önemli.
  • İrmiğin, rengi kahverengi olmuşmu anlamak için, şerbetin üzerine minik bir tutam atın. Beyaz ile birlikte yarattığı kontrastan, daha ne kadar kavurmanız gerek, anlayabilirsiniz.
  • Tatlıyı isterseniz tamamen tereyağ ile yapabilirsiniz. Ben tereyağ olarak; Trabzon-Vakfıkebir tereyağ kullanıyorum. Çok ağır bir aroması olan ama çok lezzetli bir yağ, diğer tereyağlar margarin gibi nötr geliyor ondan sonra :) Anneme göre bu kadar yoğun bir aroma tatlıda hoş olmayacağı için, biz margarin ile karışık kullandık ve bence çok güzel oldu. Sizede bu şekilde öneririm. Margarin olarakta "Sana-Tereyağ Tadında" markasını kullanıyorum ve memnunum.
  • Tatlıyı hemen servis etmeyecekseniz, servis ederken biraz ısıtmanızı öneririm. Yanına arkadaşta isterim diyorsanız, kaymaklı dondurma derim :)

İrmik Helvası

Devamını Oku...

15 Kasım 2009 Pazar

Kıymalı Fasülye Yemeği

0 yorum
Herkese kocaman kocaman merhabalar:)

Bu sıralar bir tembellik bir tembellik bende...kolumu kaldırıp bir tarif yazmaya üşenir oldum... havalardanmı yoksa Emreciğimin bütün gün peşinde koşup yorgun düşmekten mi oldu çözemiyorum henüz:)))

Bu hafta emreciğin 3 yaş muayenesi vardı...aslında 1 ay önceydi fakat bu pis domuz gribi korkusundan çocuğu götürmeye korkuyordum. Mecburen gittik tabii...Hala sinirden kendime gelemedim ama..

Adam hasta tamam,doktora gelmişsin iki kere tamam... randevusunu bekliyor beklerken de pis pis öksürüyor insanın suratına suratına. Kardeşim tvler bas bas bağırıyor alın bir maske takın... insanların suratına aksırmayın tıksırmayın diye... vurdumduymazlık mıdır,yoksa ben hastalandım siz de olun inşallah mıdır nedir yani çözemedim... yeni doğmuş bebeler var ,hamile kadınlar var...insanın bir tane çakası geliyor yani adamın suratının ortasına:)))

çok sinirleniyorum böyle terbiyesizlere çoook...
Korkar oldum çocuğumu dışarıya çıkarmaya inanın... Şimdi diyeceksiniz ki fasülye ne alaka:)))

Bol bol sebze yiyelim ,meyve yiyelim ,vücut direncimizi güçlü tutalımmmm ve hiç hasta olmayalımmm:)

Oh bağladım sonunda:)

Buyurun tarife;






MALZEMELER:
1 kg. fasülye
200 gr. kadar dana kıyma
1 adet iri patates
1 adet havuç
1 adet orta boy soğan
2,5 yemek kaşığı kadar salça
3 yemek kaşığı kadar sıvıyağ
2 diş sarımsak
karabiber
tuz
sıcak su

YAPILIŞI:

Fasülyeleri yıkayıp ,kılçıklarını ayıklayıp 1 kasenin içine doğruyoruz.
Geniş bir tencerenin içine sıvıyağı ilave edip soğanı,minik minik doğranmış sarımsağı ve kıymayı ekleyip iyice kavuruyoruz.
Salçayı,tuzu ve karabiberi de koyup karıştırıyoruz.
Havucu ve patatesi küp küp doğrayıp karışıma ilave ediyoruz. doğranmış fasülyelerimizi de ilave edip sıcak suyumuzu da ekliyoruz ve pişmeye bırakıyoruz.

AFİYET , BAL OLSUN:)

SEVGİLER, ÖPÜCÜKLER


Devamını Oku...

13 Kasım 2009 Cuma

Arpa Şehriye Pilavı

0 yorum
Arpa Şehriye Pilavı

PİLAV GÖRÜNÜMLİ MAKARNA...
Aslında başlığı bu şekilde değil; "simple in the best / basit en iyidir" şeklinde yazmayı planladım, sonra bunu daha küçük harflerle yazmaya karar verdim, kıyamadım kendime bu kadar yüklenmeye :)
Ama yüklenmem lazım biraz, silkelenip kendime gelmem lazım. Ne bileyim, bir mantı açmalıyım örneğin, bir cheesecake yapmalıyım, bir mercimekli köfte, bir kadınbudu köfte olsa arşivimde fenamı olur. Yada baklava yufkasını sürekli börek yaparak bitireceğime, bir sütlü nuriye yapsam da afiyetle yesek... Hmm kulağa çok hoş geliyor ama nerede o cengaver :)
O kadar basit şeyler yapıyorumki son zamanlarda. Aslında her akşam mutfağa giriyor, akşam yemeği ve ofis için öğle yemeği hazırlıyorum bir kaç çeşit. Ama çok bilindik sebze yemekleri; Kıymalı Makarna, Mercimek Çorbası, Mısırlı Pilav, Arpa Şehriye Pilavı vs.
Bloga da bunları ekliyorum haliyle :)

Blogun diğer hünerli bayanları da pek meşgul bu aralar. Siret yenge, kızı için düğün telaşında, Filiz yenge'de minik Feyza'sı ile ilgileniyor. Yani bir yöresel lezzet yapalım da, Müge'de bloguna eklesin diyemiyorlar :)
Bu arada, unutmadan haber vereyim, çok güzel bir parti ile davet ettiğimiz :) Feyza kızımız 11.11.09 da dünyaya geldi. Şipşirin, çok yaramaz bi hatun :)
Herkese, güzel dilekleri, duaları için bir kez daha teşekkür ediyorum, hepsi kabul oldu çok şükür ve kızımız çok sağlıklı bir şekilde aramıza katıldı.

Konuyu nasıl tarife bağlayacağım bilemiyorum şu anda :))
Bu yemeğin, görüntüsünden dolayı adı pilav ama aslında bir makarna. Ben sık sık yapıyorum, özellikle biber dolması yada yaprak sarma var ise sofrada çok güzel oluyor.
İki renkli yapma fikrini, Emel Abla'dan öğrendim, kendisinden pek çok fikir ediniyorum, usta bir aşçı çünkü.
Emel Abla, bu tarifi margarin ve tereyağ ile yapıyor ben ise sıvıyağ ile. Su miktarını da zamanla üç bardak olarak kesinleştirdim.
İşten gelince, çok kolay bir şekilde hazırlayıp, demlenme süresi olmadığı için, pilavdan daha kısa sürede servis edebileceğiniz, çok pratik bir yardımcı yemek.

Malzemeler
  • 2 Su Bardağı Arpa Şehriye
  • 3 Su Bardağı (kaynar) Su
  • 4 Yemek Kaşığı Sıvı Yağ
  • 1 Adet Tavuk Bulyon

Yapılışı

  • Öncelikle kaynar suyun içinde, bulyonu eritin.
  • Yağı biraz ısıtın ve 1 su bardağı şehriyeyi ekleyin. Orta ateşte, sürekli karıştırarak, rengi kahverengiye dönünceye kadar kavurun.
  • Kavrulan şehriyeye, kalan şehriyeyi ve bulyonlu suyu ekleyip, bir iki kez karıştırın.
  • Harlı ateşte, 1 dk. daha sonra ateşi kısarak, 10-15 dk. suyunu çekene kadar pişirin.

Arpa Şehriye Pilavı

  • Pilavda tereyağ kokusundan hoşlanıyorsanız, piştikten sonra (ateşi kapatır kapatmaz) bir tatlı kaşığı kadar tereyağını, fındık büyüklüğünde parçalar halinde üzerine serpin. Bir beş dk. kadar beklettikten sonra karıştırın.
  • Pilavın tuzu için bulyon yeterli oluyor ama siz damak zevkinize göre, kaynar suya tuz ekleyebilirsiniz.
Devamını Oku...

11 Kasım 2009 Çarşamba

5 GÜZEL YIL ...

0 yorum
CANIMMM SEVGİLİMMMM,

KOSKOCA 5 HARİKA YILI GERİDE BIRAKIYORUZ BUGÜN VE BEN HALA SANA EVET DEDİĞİM ANDA Kİ GİBİ HEYECANLIYIM, AŞIĞIM VE MUTLUYUM...

İYİ Kİ HAYATIMDASIN...İYİ Kİ VARSIN CANIMMM...

SONSUZA KADAR BİRLİKTE OLMAMIZ DİLEĞİYLE.

YILDÖNÜMÜMÜZ KUTLU OLSUN KOCACIĞIM:)

SENİ ÇOOOOK SEVİYORUM.
Devamını Oku...

10 Kasım 2009 Salı

Kuru Meyveli Portakallı Parfe

0 yorum
Kuru Meyveli Parfe

EV YAPIMI ALASKA FRİGO 2 :)
Evet, "herkes gider Mersin'e biz gideriz tersine" sözünü doğrulamaya devam :)
Koca yaz doğru dürüst serin bir tatlı yapmadan, ağustos böceği misali geçsin, kış gelsin, ben habire buz gibi tatlıları yapayım, zaten grip olan eşim daha da hasta olsun :( Çok kötüyüm ben çokk...
Kakaolu Cevizli Parfe'yi yaptığımdan beri aklımda, sade krem şanti ile meyveli parfe yapmak.
Denedim, beğendik :) Tadına bakan herkes, bir yorum kattı bu tatlıya.
Babam; "az daha tatlı olabilirmiş" dedi.
Eşim; "bisküvisi yarım paket daha fazla olsa sanki daha iyi olurmuş" dedi :)
Bana göre ise bisküvi miktarı tam kıvamında, sadece biraz daha tatlı olabilir evet.
Sizde denediğinizde eğer daha tatlı olsun derseniz, iki yemek kaşığı şekeri süt ile eriterek, krem şantiyi şekerli süt ile hazırlayabilirsiniz.
Servis ederken, üzerine mutlaka çikolata sosu gezdirmenizi öneririm. Sos olmadan eksik bana göre bu tatlı.
Ayrıca; kakaolu parfe'yi çok beğenen ama içinde çiğ yumurta olduğu için serin duranlar, bu parfe sizin için :)
Kuru meyve tadını sevmiyorsanız, onun yerine, bir muz'u küçük küçük doğrayıp, ekleyin şahane olur. (fikir; dr.oetker krem şanti paketinin arkasından)
Yapılış aşamaları, kullanılan malzemelerdeki markalar gibi püf noktalarını, kakaolu parfe'de uzun uzun anlatmıştım. Bu yüzden bu tarifi daha kısa anlatacağım.

Malzemeler
  • 2 Paket (sade) Krem Şanti
  • 2 Su Bardağı (400 ml.) Süt
  • 1 Paket Vanilya
  • 5 Yemek Kaşığı Kuru Meyve Karışımı
  • 3 Yemek Kaşığı (iri kırılmış) Ceviz
  • 1 Paket (sade) Piknik Bisküvi
  • 1 Paket (kakaolu) Piknik Bisküvi
  • 1 Adet Portakal'ın Kabuğu (rendelenmiş)

Yapılışı

  • Kuru meyveleri ılık suda 10 dk. kadar bekletin. Suyunu süzüp, peçete ile iyice kurulayın.
  • Krem şanti ve vanilyayı, soğuk süt ile çırpıp, hazırlayın.
  • Bisküvileri minik minik bir süzgecin içine kırın. Süzgeci iyice sallayarak, tozlarının dökülmesini sağlayın. (Bisküvi tozları, krem şantinin beyaz görüntüsünü bozmuyor bu şekilde, beyaz zemin üzerinde renkli noktalar oluyor dilimleyince)
  • Cevizleri elinizle iri iri kırın.
  • Portakalın kabuğunu, rendenin küçük tarafı ile rendeleyin.
  • 22 - 24 cm.lik bir kek kalıbı veya o ölçülerde bir borcamın tabanına buzdolabı poşeti serin. (strech film çok ince olduğu için yırtılıp tatlıya yapışabiliyor)
  • Hazırladığınız krem şantinin içine, sırasıyla, portakal kabuğu, ceviz, kuru meyveler ve bisküvileri ekleyin. Her malzemeyi ekledikten sonra karıştırın.
  • Üzerini kapatarak, 2 saat kadar buzdolabında bekletin. Daha sonra derin dondurucuya koyup, en az 1 gece bekletin.
  • Servis yapmadan 4-5 dk. önce oda sıcaklığına çıkarıp, rahatlıkla dilimleyebilirsiniz. Dilimledikten sonra da 4-5 dk. bekletip öyle servis etmenizi öneririm.
  • Parfe'yi derin dondurucuda 5-6 gün saklayabilirsiniz.

Kuru Meyveli Parfe

Son zamanlardaki, birbirinden güzel fotoğraflardan sonra bu parfe fotoğrafları sizi şaşırttı değilmi ? Eşim, çok rahatsız olduğu için, ben çekeyim bu sefer dedim.

Ama sonuç ortada :( Aslında bir dahaki yapışımda, eşim fotoğraflayınca yayınlayayım diye düşündüm ama sonra vazgeçtim, arada bakıp, onun kıymetini bileyim diye :)
Her işi ustasına bırakacaksınız, öyle değilmi ?
Devamını Oku...

6 Kasım 2009 Cuma

ZEYNEP'İN ÇÖREKLERİ :)

0 yorum
Bu nefisss lezzetleri uzun zaman önce yapmıştım,tembelliğimden ancak yayınlayabiliyorum:)))

Çay saatlerine,kahvaltılara, pikniklere, çocuklarımızın beslenme çantalarına vs. güzel bir alternatif oluyor tavsiye ederim:)))

Buyurun tarife;


Malzemeler:


3 adet oda sıcaklığında yumurta

2 su bardağı kadar elenmiş söke un

1/2 demet dereotu

1/2 demet maydanoz

1/2 su bardağı ayçiçek yağı

1/2 su bardağı yoğurt

1 paket kabartma tozu

1 bardak kadar beyaz peynir

1 çay kaşığı kadar pul biber

tuz

isteğe göre salam,sosis,sucuk...

çörek otu ve susam


YAPILIŞI:

Yumurtayı iyice çırpıyoruz.Ayçiçek yağımızı ve yoğurdumuzu ilave edip tekrar çırpıyoruz.

Maydanozları ve dereotunu yıkayıp ince kıyıyoruz.Sırayla bütün malzemeleri yavaş yavaş karıştırıyoruz ve hamuru kalıplara döküyoruz. Susam ve çörek otu serpiştirip,

Önceden ısıtılmış 160 derece fırında üzerleri kızarıncaya dek pişiriyoruz.





AFİYET , BAL OLSUN

SEVGİLER , ÖPÜCÜKLER


Devamını Oku...

4 Kasım 2009 Çarşamba

Kıymalı Makarna Sosu

0 yorum
Kıymalı Makarna Sosu

ŞİPŞAK AKŞAM YEMEĞİ :)
Hem çok doyurucu, hem çok besleyici, sunumu şık ve gösterişli, üstelik işten gelince toplam hazırlama süresi on beş dakika ! Daha ne olsun ? Bir yemekten daha fazla ne beklenir ki :)
Kıymalı makarna; benim çok sıklıkla yaptığım, bir hafta içi akşam yemeği.
Makarnayı ana yemek olarak kabul etmeyen eşim bile bir tabak yediğinde; "tıka basa doydum" der :)
Bazen üzerine sarımsaklı yoğurt hazırlayıp, eklerim. Çok zengin bir mantı olur, açık mantı :)
Bugüne kadar yayınlanmama sebebim, tarifin çok basit olduğunu düşünmem idi. Birde yapar yapmaz, sıcak sıcak yiyor olmamız. Fotoğraf çekerek soğutmak istemedik hiç.
Geçen akşam, tabakları yarılamışken, ben yine mırıl mırıl söyleniyordum; "şu makarnanın da bir fotoğrafını çekemedik" "belki yayınlarım, belli mi olur" vs.vs.
Eşim de en sonunda dayanamayıp; "tamam kendi tabağımı çekeyim, böyle yarım şekilde, ama sadece bir poz, sonra yok birde şu açıdan çekelim, acaba birde üsttenmi çekseydik yok, anlaştıkmı ?" dedi :)
Artık fotoğraf çekme konusunda, eşim kendini aştı diyebilirim,her çektiği kare inanılmaz memnun ediyor beni, bu yüzden teklifine bayılarak evet dedim, sonuç ortada :)
İsterseniz işten gelince akşam yemeği olarak, isterseniz misafir davetlerinizde zengin bir yardımcı yemek olarak sunabilirsiniz.
Salça olarak, patatesli börek yazısında söylediklerimi yinelemek istiyorum, kullandığınız biber salçası Antep-Kilis civarından ev yapımı biber salçası olursa, bu makarna olağanüstü oluyor. Hazır biber salçası kullanacaksanız mutlaka paprika sos ile destekleyin.
Kıyma olarak, yağsız dana etine yüzde otuz oranında kuzu eti ekletip, birlikte çektiriyoruz. Bu şekilde hazırlanan kıyma ile, köfte harika oluyor ve makarnaya da çok yakıştı.

Malzemeler
  • 1/2 (yarım) Paket Makarna
  • 250 Gr. Kıyma
  • 1 Adet (mandalina kadar) Kuru Soğan
  • 2 Diş Sarımsak
  • 1 Adet Sivribiber yada Köy Biberi
  • 1 Yemek Kaşığı Domates Salçası
  • 1 Yemek Kaşığı Biber Salçası
  • 5 Yemek Kaşığı Zeytinyağ
  • 1 Çay Bardağı (makarnayı haşladığınız) Su
  • 15-20 Dal Maydanoz
  • Tuz - Karabiber

Yapılışı

  • Makarnayı, kaynamakta olan bol tuzlu suya ekleyin ve 8-10 dk. haşlayın. Makarna haşlanırken siz sosu hazırlayın.
  • Bir tavaya, zeytinyağını koyup, ısıtın. Sarımsağın birini kabuğunu soymadan, hafifçe çıtlatın. Isınmış yağa atıp, sürekli çevirerek kızartın. Kabuğu turuncu olunca, sarımsağı yağdan çıkartın. Sarımsak yağa aromasını bırakıyor, bu şekilde.
  • Sarımsak aromalı yağa minik minik yemeklik doğradığınız soğan ve biberi ekleyin. Sürekli karıştırarak, soğanlar şeffaflaşıp, sararıncaya kadar kavurun.
  • Kıymayı ekleyin ve 4-5 dk. daha karıştırarak kavurun.
  • Kıyma pişince, salçaları ekleyin ve 1 dk. kadar daha kavurun. Diğer sarımsağı, ince ince dilimleyip karışıma ekleyin.
  • Makarnanın haşlandığı sudan bir çay bardağı alıp, kıymalı karışıma ekleyin. Tuz ve karabiberi ekleyin, 1 dk. kadar pişirip, ateşi kapatın.
  • Minik minik kıydığınız maydanozları ekleyip, karıştırın.
  • Makarnayı süzün ama sudan geçirmeyin.
  • Süzülen makarnayı, sosa ekleyip, karıştırın ve sıcak servis yapın.

Kıymalı Makarna Sosu

Yemeği, hemen servis etmeyecekseniz, makarnayı ve sosu ayrı ayrı bekletin, servis edeceğiniz zaman ikisinide ısıtıp karıştırın.
Devamını Oku...

2 Kasım 2009 Pazartesi

Cumhuriyet Bayramı - Havai Fişek Gösterisi

0 yorum
Havai Fişek-2

BOĞAZDA CUMHURİYET COŞKUSU !!
29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızda İstanbul'da yine nefes kesici bir havai fişek gösterisi oldu. Dakikalar boyu, herkesin büyük bir coşku ile çığlıklar atarak izlediği şahane bir gösteri.

Bugün, buraya bu satırları yazmamı ve bir kadın olarak, modern yaşamın içinde aktif şekilde yer alıp, her konuda söz söylememi sağlayan, Atatürk'ümüze duyduğumuz büyük sevginin gözle görünür yansıması idi yaşananlar...

Biz gösteriyi, evimizden izleme şansına sahiptik çok şükür. Zaman zaman göz ucu ile televizyona da baktım, farklı açılardan izleyeyim diye ama gerçeğini izlemek çok başka idi. Gökyüzünden üzerinize yağan, yüzlerce renkli yıldız düşünün, inanılmazdı.
Böylesine özenli ve Cumhuriyetimize, ülkemize yakışan zenginlikte bir kutlama yaptıkları için, yetkililere çok ama çok teşekkür ediyorum.

Havai Fişek-4

Havai Fişek-6

Havai Fişek-5

Havai Fişek-10

Havai Fişek-9

Havai Fişek-1

Havai Fişek-7

Havai Fişek-8

Havai Fişek-11


Havai Fişek-3

Devamını Oku...