Banner 468 x 60px

 

28 Ocak 2009 Çarşamba

ÇİKOLATALI VE MUZLU KEK

0 yorum
Herkese kocaman kocaman merhabaaaaa:)

Bu sıralar çok değişik duygular yaşıyorum ve sizlerle de her zaman ki gibi paylaşmak istiyorum:) Emre'm artık 27 aylık koca bir delikanlı oldu.
Dillenmeye de başladı iyice...Her söylediğimi (işine gelenleri) anlıyor artık. Kumanda getir götür işlerinde vs. çok başarılı diyebilirim. Boyu,ayakları sürekli büyüyor:) inanın bu yavrucuğu ben mi doğurdum diye şaşıyorum bazen kendime:)
Oğlumla beraber vakit geçirmek daha zevkli ve bir o kadar da yorucu olmaya başladı tabii:) İstedikleri olmayınca ciyak ciyak bağırıp canavara dönüşebiliyor.
Halinden memnunsa ohhh ondan bal böreği yoktur sanırım.
Aynı oyunu defalarca oynayıp kurdeşen döküyorum bazen. Oyun kurucu da o. Aaaah aaaahhh.

Büyüdükçe benimle oynadığı oyunlar da yetersiz gelmeye başladı galiba yavruma.
Sürekli canı sıkılıyor. Onu öyle ekşi suratlı görünce de içim parçalanıyor.
Günde 2 saat oyun oynayabileceği,yaşıtlarıyla vakit geçirebileceği güzel bir okul arıyoruz yavruma:) Birkaç tane baktık fakat çok içime sinmedi.
Biraz da panikledim aslında. Yanlız nasıl bırakacağım, başına birşey gelir mi, ya beni özlerse ağlarsa, ya ben onu özleyip ağlarsam vs. vs. öyle çok şey aklıma geldi ki...
Ne zor işmiş anne olmak...
Eğer sizlerinde bildiği Kadıköy civarında temiz pak,güleryüzlü hocaların olduğu bir okul varsa lütfen tavsiyelerinizi bekliyorum. (yardım yazısı gibi oldu:) )

Hepinizi seviyorum,öpüyorum ve tarife geçiyorummmm:)

Evimizi missss gibi kokutacak bir kek tarifi;





MALZEMELER:

1,5 su bardağı toz şeker
3 adet muz
3 adet yumurta
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
1/2 su bardağı sıvıyağ
1 minik kutu muzlu süt
1/2 su bardağı damla çikolata
Aldığı kadar un

YAPILIŞI:

Yumurta ve şekeri iyice çırpıyoruz.
Muzları püre haline getirip sütle beraber karışıma ilave ediyoruz.
Vanilyayı,çikolatayı da ekleyip tekrar karıştırıyoruz.
En son elenmiş unu ve kabartma tozunu da koyup iyice karıştırıyoruz.
Karışımı yağlanmış unlanmış kek kalıbımıza koyup önceden ısıtılmış150 derecelik fırında yavaş yavaş pişiriyoruz...




AFİYET,BAL OLSUN
SEVGİLER,ÖPÜCÜKLER





Devamını Oku...

27 Ocak 2009 Salı

Sevgililer Günü Kurabiyeleri

0 yorum
Aşk Kurabiyeleri
SEVGİYİ ANLATMANIN TATLI YOLU :)
Evet, kimileri "bir gün ile sınırlı kalmamalı, her gün sevgi günü" desede, kimileri de "sevgililer günüde neymiş" dese de :) şubat ayının 14'ünde yine yer gök kırmızı - beyaz olacak :)
Belki de, hem ülkemizin, hem de dünyanın ekonomik kriz ile bunaldığı, içimizin acıdığı savaşların olduğu bu tatsız günler de bir kaç saat de olsa farklı bir şeylerden bahsedeceğiz o gün...
Ben belirli bir yaştan sonra, özel günleri bir araya gelme, birbirini hatırlama günleri olarak görmeye başladım. "Hala bu yaşta doğum günleri düzenliyorsun, alemsin" diyenlere de hep aynı yanıtı verip; "bayramlar, doğum günleri olmasa bir araya gelemiyoruz, bundan güzel bahane mi olur" diyorum, hatta eskiden annemin akrabaları ile yaptığı "altın günleri" ile çok dalga geçer, annemi üzerdim :) Oysa şimdi çok mantıklı buluyorum bu günleri, hatta ben de daha önemli bir işim yoksa katılıyorum, çünkü içinde yaşadığımız telaşe içinde, görüşmeler, eğer adı konmamış tarihlerde ise hep erteleniyor, çoğu zaman aylarca gerçekleşmiyor.
Sözün kısası sizde benim gibi, sevgililer gününü bahane edip, sevdiğiniz için, özel bir şeyler yapmak istersiniz belki diye, tatlı seçenekler hazırladım :) ...


Aşk Kurabiyeleri


Aşk Kurabiyeleri


Aşk Kurabiyeleri


Aşk Kurabiyeleri (Aranjman)


Aşk Kurabiyeleri (Aranjman)


Aşk Kurabiyeleri (Aranjman)


Aşk Kurabiyeleri (Aranjman)

Sevgililer günü için sadece kurabiye değil, süslü cupcake ve tek kişilik kalpli pasta seçenekleride hazırlayacağım ilk fırsatta..

& Son aylarda yaptığım ve daha öncekilerin tekrarı olmayan çalışmalarımı, bloga eklemek yerine, yan tarafta banner'ini da gördüğünüz Kurabiye Galerisi'nde sergiliyorum, bilginize...
Devamını Oku...

21 Ocak 2009 Çarşamba

Kurutulmuş Domatesli ve Zeytinli Muffin

0 yorum
domatesli muffin - softbowl

PİZZA MUFFİNLER...
Aslında niyetim, hafta sonu Berceste tesislerinden aldığım kurutulmuş domatesler ile ekmek yapmaktı. Her zaman olduğu gibi, yine hem blog blog dolaştım, hem de dostların kafasını şişirdim. Şöyle mi yapsam ? Böyle mi yapsam ? diye :) Sonunda, biraz ondan, biraz bundan toparlama bir tarif uydurdum :)
Tarif güzel olmasına oldu da, ekmek olmadı :) Yani ekmek desen değil, kek desen değil, bende işin içinden çıkamayınca, "Tuzlu Hamur İşleri kategorisine koyarım, olur biter" dedim :)
Muffinlerin dokusunu en güzel; "sünger gibi" kelimesi ifade eder sanırım, içi gözenekli ve pufidik sünger gibi ekmekçikler oldular.
İstediğim ekmek dokusunun olmamasını, domatesleri uzun sürede suda bekletmiş olmama ve bu nedenle çok yumuşamış olmasına bağlıyorum. Domatesler hamura ekleyince, zeytinler gibi parça parça kalmak yerine, domates salçası eklenmiş gibi, hamurun içinde eriyip gittiler.
Sonuç olarak, planladığım domatesli, zeytinli ekmek olmadı ama çay saatlerinde yada kahvaltılarda pizza lezzetinde minik muffinler olarak çok güzel bir çeşit olabilirler.
Bu nedenle ben tarifi aynen bu muffinlerde uyguladığım şekli ile yazıyorum.

Malzemeler

  • 1 Su Bardağı (200 ml.) Süt
  • 3/4 su Bardağı (130ml.) Su
  • 2 Yemek Kaşığı Zeytinyağ
  • 2 Çay Kaşığı Şeker
  • 2 Çay Kaşığı Tuz
  • 1 Tatlı Kaşığı Kekik
  • 3,5 Su Bardağı (800 Gr.) Un
  • 1 Su Bardağı (doğranmış) Siyah Zeytin
  • 15-16 Adet Kurutulmuş Domates
  • 1 Paket Dr.Oetker (instant) Kuru Maya

Yapılışı

  • Domatesleri yıkayın ve 5-6 saat (iyice yumuşayıncaya kadar) suda bekletin. Suyunu süzüp, bir peçete yardımı ile suyunu iyice çekmesini sağlayın. Kabuklarını soyun ve minik minik doğrayın.
  • Zeytinlerin de çekirdeklerini çıkarıp, minik minik doğrayın.
  • Ben hamuru ekmek makinesine yoğurtup, mayalandırdım. Bunun için, ekmek makinesinin kabına, önce sıvıları (süt, su, zeytinyağ), sonra şekeri ve tuzu, üzerine de un, maya ve domates ile zeytini koydum. Hamur 20 dk. yoğruldu, sonra 1 saat 10 dk. mayalandı.
  • Ekmek makineniz yok ise; ılık süt ile ılık suya, şeker ve mayayı ekleyin, üzerini örterek 10 dk. kabarması için bekleyin. Üzerine yağı ve elenmiş unu azar azar ekleyip, yoğurun. Mümkün olduğunca yumuşak hatta ele yapışan bir hamur olmalı.
  • Hamura zeytinleri ve domatesleri ekleyin, hepsi birbirine karışıncaya kadar çok az yoğurun. Üzerini örterek ılık bir ortamda mayalanmaya bırakın. Yaklaşık 1 saat sonra, hamur en az iki katına çıktığında mayalanma tamamlanmış demektir.
  • Hamur ele yapışan bir kıvamda olabilir ama un eklemeyin, ellerinizi sıvı yağ ile yağlayarak, hamurdan mandalina büyüklüğünde parçalar koparın ve muffin kalıplarının içine yerleştirin.
  • Ilık bir ortamda 10-15 dk. daha bekletin ve önceden ısıtılmış 180 derece fırında 40-45 dk. pişirin.

domateslimuffin- softbowl

Bir dahaki yapışımda, domatesleri suda bekletmeyeceğim, sadece bir kez yıkayıp, kurulayıp doğrayacağım. Un olarak da Söke Un ekmek karışımlarından kullanacağım, sanırım hayalimdeki ekmeğe ulaşacağım o zaman :) ve tabiki sizlerle de paylaşacağım. Ama özellikle belirtmek isterimki, sırf aklımdaki ekmek olmadılar diye, laf ettiğim bu muffinler hakkında sizleride yanıltmak istemem, gerçekten çok farklı ve lezzetli oldular, denemeniz, öneririm...

Domatesli muffin - Softbowl

Sonunda bende silikon kaplar ile tanıştım. Bu güne kadar, mağazalarda çeşitli modellerini görüyor ama elime alıp alıp bırakıyordum. "Acaba sağlıklı mı?, Gerçekten yapışmıyor mu?" diye düşünüp duruyordum.

Sarı şekerim, sayesinde bütün bu soru işaretleri silindi aklımdan, hem Ayşem, hemde firma yetkilisi Atilla Bey, bana Softbowl ürünleri hakkında uzun uzun bilgi verdiler ve hatta birbirinden güzel Softbowl cicileri hediye ettiler :)

Benim için en önemli iki noktadan biri; ürünün plastik olmaması, camın hammaddesi olan kumdan yapılması, yani çok sağlıklı. Diğeri ise; yağlanmadığı halde gerçekten yapışmaması ! Beni tanıyanlar bilirler, çok takıntılıyımdır bazı konularda :) Muffinleri yaparken yine ne olur ne olmaz diye kalıpların yarısını yağladım :) ama fırından çıkıp biraz ılınınca, kalıbı ters çevirdim ve hepside pıtır pıtır döküldüler :) Havuçlu Kek yaparkende bir kısmını ayırıp, minik kalıpta yağlamadan pişirdim, yine loop diye çıktı kalıptan :) Yani aklımdaki iki önemli soru işaretide ortadan kalkmış oldu. Ürünlerin, fırında, mikrodalgada fırında, buzlukta da kullanılır olması, bulaşık makinesinde yıkanıyor olmasıda bir diğer güzelliği.

Sonuç olarak ben çok memnun kaldım bu kalıplardan, önümüzdeki günlerde yeni denemeler yapıp sizlerle paylaşmak niyetindeyim, ilk hedefim ise Vişneli Mekik... Hayırlısı bakalım :)

Benzer Tarifler;

& Kurutulmuş Domatesli ve Zeytinli Ekmek (Söke Un karışımı ile)

Devamını Oku...

17 Ocak 2009 Cumartesi

PEYNİRLİ VE DEREOTLU POĞAÇA

0 yorum
Yemekteyiz programını hemen hemen izlemeyen,program hakkında fikir sahibi olmayan yoktur sanırım aramızda.

Bu hafta yarışmacılardan biri 19 yaşında gencecik bir kızdı.

Onu izlerken kendi 19-20 li yaşlarımı düşündüm,ama nedense hiç bir benzerlik göremedim.

19 yaşındaki bir kız neden bu kadar öfkeli olabilir ki bir yemek yarışmasında,

19 yaşındaki bir kız neden bu kadar saygısız ve kaba olabilir ki...

Niçin gözlerinde sürekli nefret dolu bakışlar olabilir ki...

neden biraz pembe göremez ki hayatı...

vs. vs.....İnanın o kadar çok üzüldüm ki...

Kimse kimseyi sevmek zorunda değildir.

Fakat herkes birbirine karşı saygılı olmak zorundadır.

İstanbul'da Kadıköy'ün göbeğinde oturuyorum.Apartmanımızda herkes yaşını başını almış düzgün insanlar.Hemen hemen hepsi emekli öğretmen vs.

2 gün önce eşim alışveriş yapmış,zile bastı aşağıdan. Otomatiğe bastım buraya kadar herşey normal. Yukarı çıktı asansörün kapısını açar açmaz ,yukarıdan bir teyze edepsizleeeer niye benim zile basıp aşağı kata gidiyorsunuzzzzz ayıpppp değilmiiiii vs. ciyak ciyak bağırıyor.

Benim eşimde inanılmaz nazik ve saygılı bir adamdır (eşim diye demiyorum canım benim)

şok olduk eşim yukarı çıktı hanımefendi biz kendi zilimize bastık,belki ziller arızalanmıştır vs. terbiyeli terbiyeli konuştu. Olayın aslı şu ,başka biri ziline basmış:))))

Neyse biz bu kadar çirkinliğe yine kibarca karşılık verdik.
Büyükşehirde yaşamak mı bizleri bu kadar sinirli mutsuz ediyor düşünüyorum.
Bu teyze yaşını başını almış.Fıstık gibi sıcacık evi var, kocası yanında,çığlıklarından sağlık durumunun da iyi olduğu anlaşılıyor, belli bir birikime sahip tipinden anlaşılıyor:)
derdin ne senin demezlermi adama:)))
Komşuyuz biz, yanlışlıkla basmışta olabiliriz ayrıca
( yanlışlıkla basmamız imkansız teyzenin zili kapının sağ tarafındaki panelde , bizim zil sol panelde!)

Çok ayıp çok diyorum başka da birşey demiyorum teyze sana:)))

Bu kadar hoşgörüsüz olmayalım.Birbirimizi sevip sahip çıkalım.Hayatı zorlaştırmayalım lütfen...Hayat o kadar kısa ki......

sevelim sevelim sevelimmmm (böyle bir şarkı vardı)

Yine feci çenem düştü ama ohhhh içimi döktüm rahatladım.


Hafta Sonu için bu nefis bayatlamayan poğaçaları pişirdim.
Siz bu yazıyı okurken ben eşimle çayımı içip bu nefisss poğaçaları yiyeceğim:))))
Hemen tarife geçiyorum:)



MALZEMELER:

150 gr. margarin(Oda sıcaklığında)

1 su bardağı yoğurt

1/2 çay bardağı sıvıyağ

1 tatlı kaşığı kadar tuz

1 paket kabartma tozu

4 su bardağı elenmiş un


içi için;


Beyaz peynir
Dereotu


Üzerine sürmek için;
1 adet yumurtanın sarısı


susam ve çörek otu


YAPILIŞI:

Tüm malzemeyi güzelce yoğuralım ve 15-20 dakika dinlendirelim.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp, avucumuzun içinde yuvarlak yuvarlak açalım ve içine harcımızı koyup kapatalım.


Yağlı kağıt koyduğumuz fırın tepsisine poğaçalarımızı dizip üzerine yumurta sarısı sürelim.

Susam ve Çörek otu ile süsleyip önceden ısıtılmış 170 derece fırında kızarıncaya kadar pişirelim.





Afiyet,Bal Olsun

Sevgiler,Öpücükler


Devamını Oku...

13 Ocak 2009 Salı

Sütlaç

0 yorum
Sütlaç

SÜT EN TATLI HALİNDE...
Hünerlibayanlardan dev hizmet :) bir anne klasiği daha :)
Bugüne kadar blogda yayınlanan tariflerden en çok ilgi görenler, gözü kapalı güvenerek yapılanlar hep annemin klasikleri...
Bakınız google şampiyonu Havuçlu Kek , Mahlepli Tuzlu Kurabiye ve daha niceleri :)
Üstelik bu tarifleri benim ve herkesin yapacağı şekle, yani ölçülü hale getirmek öyle zorki :)
Tarifleri alırken annemle yaptığım telefon konuşmalarına şahit olsanız yerlere yatarsınız gülmekten...
- Anne şeker 2 su bardağı eminsin değilmi?
- Ya işte tatlıcık tatlıcık olsun, baksınlar tadına, damak zevklerine göre eklesinler.
- Anne öyle tarif olurmu? Damak zevkinize göre ekleyin diye !
- O zaman parantez aç, "1 bardaktan sonra damak zevkinize göre ekleyin" de.
- Anne sana da açalım bir blog, rahat rahat parantez aç !!
Gülmeyin, gülmeyin, çok kızar, bir daha tarif falan vermez vallahi hepimiz yanarız :))
Zaten annem blogumu okuyor olsa, kesin fırçayı yemiştim, "dalga geçme benimle" diye ! Allahtan çok sıkıntılı, bilgisayar karşısında zaman geçirmekten nefret ediyor da rahat rahat yazıyorum :)
Sütlaç da aynı Kabak Tatlısı gibi, malzemeleri kolay, yapımı kolay ama sunumu ve lezzeti ile hemen herkesin bayıldığı bir lezzet. Annem de şahane yapar. Ben yine kabak tatlısında olduğu gibi belki bilmeyenler vardır diye ve arşivimde mutlaka bulunmasını istediğim için ekliyorum.

Malzemeler
  • 1 Lt. Süt
  • 1 Çay Bardağı Pirinç
  • 2 Su Bardağı Su
  • 2 Su Bardağı Toz Şeker

Yapılışı

  • Pirinci yıkayıp süzün ve 2 su bardağı su ile orta ateşte haşlayın. Pirinçler tam haşlanmadan suyunu çekerse çok az daha kaynar su ekleyin.
  • Haşlanmış pirincin üzerine sütü ekleyin ve arada karıştırarak, orta ateşte 15-20 dk. pişirin. Bu aşamadaki en önemli kısım kıvamı tutturmak. Karışımın kıvamı muhallebiden biraz daha sıvı olmalı, yani ne ayran kıvamında nede puding kıvamında olmalı. Koyu bir salep kıvamında da diyebiliriz. Bu aşamada gözünüze çok sulu görünürse, 1 yemek kaşığı nişastayı, bir kasede çok az ılık su ile bulamaç haline getirip karışıma ekleyebilirsiniz.
  • Sütlaç 15-20 dk. sonunda istenilen kıvama gelince, şekeri ekleyin ve karıştırarak şekerin erimesini sağlayın. (Öncelikle bir su bardağı şeker ekleyip, gerisini azar azar damak zevkinize göre eklemenizide öneririm) Şeker eridikten sonra, 5 dk. kadar kısık ateşte kaynatın ve ocağın altını kapatır kapatmaz sıcak sıcak kaselere doldurun.
  • Sütlaç biraz ılınınca, üzerine tarçın serpin ve tamamen soğuyunca buzdolabına kaldırın. En az 3-4 saat dinlendirip servis yapın.

Sütlaç-1

& Başta fotoğrafı çeken eşim olmak üzere, ilk fotoğrafı gören herkes "salep gibi duruyor" dediği için :) yukarıdaki fotoğrafı da eklemek istedim ve her iki fotoğrafı da çok sevdiğim için "bir kaseye koy süsle, yeniden çekelim" tekliflerini de kabul etmedim :)

Servis Önerisi;

& Hafta sonu arkadaşlarla gittiğimiz Mutfak Sanatları Merkezi'nde yediğim portakallı sütlaç'ın tadı hala damağımda :) Eğer aromalı lezzetleri seviyorsanız, sütlacı yaparken içine 1 portakalın kabuğunu (rendenin ince tarafıyla) rendeleyin, inanılmaz bir lezzet oluyor bana göre.

Devamını Oku...

8 Ocak 2009 Perşembe

Kabak Tatlısı

0 yorum
Kabak Tatlısı

MEVSİMİN EN GÜZEL TATLISI...
Kabak tatlısını oldum olası çok severim, aslında bütün meyve tatlılarını çok severim. Hem besleyicidirler hem de hamur olmadığı için vicdanımı biraz olsun rahatlatırlar. Annem her şeyi olduğu gibi bu tatlıyı da muhteşem yapar, ben blogda yayınlamak için tarifini isteyipte malzemeler listesini görünce önce ufak çaplı bir şok yaşadım, "en sevdiğin tatlı nedir?" diye sorsalar, hiç düşünmeden adını söyleyeceğim bu tatlının malzeme listesi bu kadar kısamıydı ? :)
Yanlıca kabak ve şeker...
Ben her ne kadar anneme sonsuz güvensemde, kendimde aynı malzeme ve ölçüler ile test ettim :) ve sonuç gayet başarılı...
Kabak tatlısının, akşamdan şekerin içinde bekletilmiş halini seviyorum ve bu şekilde yaptım, eğer aceleniz var ise -yapılışı 2- şeklinde yapabilirsiniz.
Muhtemelen bir çok hamarat ev hanımı bu tatlıyı gözü kapalı yapıyordur ama ben, hem arşivimde bulunsun hem de belki bilmeyenler vardır diye yayınlamak istedim.

Malzemeler
  • 2 Kg. Bal Kabağı (Kabukları soyulmuş, dilimlenmiş)
  • 3 Su Bardağı Toz Şeker (750 Gr.)
Yapılışı (1)
  • Ayıklanmış kabakları bol su ile yıkayın.
  • Kabakları yıkarken hafifçe silkeleyip, karnıyarık tenceresi diye bildiğimiz yayvan bir tencereye dizin. (Kabağın üstünden ve elinizden süzülen su miktarı bu tatlı için yeterli)
  • Toz şekeri üzerine serpin ve tencerenin kapağını kapayarak, bir gece bekletin.
  • Ertesi gün, kabak ve erimiş şekerleri orta ateşte, tencerenin kapağı hafif aralık olacak şekilde, kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirin.
Yapılışı (2)
  • Ayıklanmış kabakları bol su ile yıkayın.
  • Kabakları yıkarken hafifçe silkeleyip, karnıyarık tenceresi diye bildiğimiz yayvan bir tencereye dizin. (Kabağın üstünden ve elinizden süzülen su miktarı bu tatlı için yeterli)
  • Toz şekeri üzerine serpin ve tencerenin kapağı hafif aralık olacak şekilde, çok kısık ateşte kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirin.
Benzer Tarifler;

& Ayva Tatlısı

& Kuru İncir Tatlısı

& Kuru Kayısı Tatlısı

Devamını Oku...

6 Ocak 2009 Salı

Kahvaltı Sofrası

0 yorum
Necla Abla Kahvaltı Sofrası

NECLA ABLA'DAN MUHTEŞEM BİR KAHVALTI SOFRASI...
Bu yazı bu güne kadar blogda yayınlanmış en fazla fotoğraflı yemek yazısı olacak, çünkü 28.12.2008 pazar günü benim tüm hayatım boyunca en fazla yemek yediğim gün olarak tarihe geçti :) Üstelik bu cümleyi sadece ben değil, o gün bu kahvaltı sofrasına konuk olan diğer dört kişi de (ev sahiplerini saymıyorum) defalarca sarfetti :)
Necla abla bize öyle bir sofra hazırlamıştı ki, dillere destan...
Sofrada ilk önce nefis kahvaltılıkların tadına baktık, ki onlar bile hazır olmasına rağmen özenle seçildiği her halinden belli olan müthiş lezzetlerdi.
Daha sonra büfede inci gibi dizilmiş, sıcak ve soğukları tattık, tatmak değil aslında eni konu yedik :) Hepsi de inanılmaz lezzetli idi. Tüm ikramlar için önce "ah, yok yeter, patlayacağız, Necla abla" dedik, sonra "tamam sadece tadına bakalım o zaman" dedik ama her seferinde tabağımıza tekrar tekrar aldık hepsinden:)
Sabah 11.30 da başlayıp, akşam 20.30 a kadar aralıksız yediğimiz :) ve benim de eşiminde ertesi gün boyunca sadece su içebildiğimiz bu muhteşem ziyafetin fotoğrafları ile sizi baş başa bırakıyorum.

Necla Abla Kahvaltı

Büfenin yarısı tatlılar, yarısı tuzlular olarak düzenlenmişti. Ama ben fotoğraf çekilirken, Ahmed'in su böreklerini tatlı kısmına, kendi kakaolu kurabiyelerimide tuzlu kısmına yerleştirmişim :( Bunun için Necla abla'dan özür diliyorum.

Necla Abla Kahvaltı

Tatlı büfesinde, gül muffin şeklinde hazırlanmış Havuçlu Kek, damla çikolatalı ve fındıklı Kaya Kurabiyesi, rüzgar gülü şekli verilmiş Lokumlu Milföyler vardı.

Necla Abla Kahvaltı

Tuzlu Büfesinde ise; patatesli gül böreği, peynirli poğaça, peynirli domatesli börek vardı.

Necla Abla Kahvaltı

Açık Büfe'nin genel görüntüsü...

Necla Abla Kahvaltı

Biz sofraya oturduktan sonra hazırlanan ve sıcak sıcak servis edilen; Menemen ve Sosis-Sucuk Kavurma...

Necla Abla Kahvaltı Ekmek

Benim, "bu kadar çeşidin içinde kimse yüzüne bakmaz" diye düşündüğüm :) ama beni şaşırtıp çok ilgi gören ve iltifat alan ekmeğim. Söke Un ekmek karışımı ile her zaman yaptığım sade ekmek. Tarifi burada...

Necla Abla Kahvaltı Sofrası

Gün ilerleyip de midelerimizde henüz birazcık yer açılmışken, Necla abla "belki gün içinde acıkırsınız, diye düşünüp, tuzlu bir şeyler de yaptım" dedi ! ve elinde Mercimek Köftesi, Zeytinyağlı Yaprak Sarma ile odaya girdi :) Oysa ben sadece pasta yiyeceğiz sanmış ve büfeden sadece tatlıları masaya koymuştum, böylelikle akşam üstü bir masa daha kurulmuş oldu :) İşin en ilginç yanı hepimizin, "çok doyduk, sadece tadına bakalım" dediğimiz herşeyden defalarca almamızdı, boşuna demiyorum, tarihe geçecek bir gün oldu diye :)

Necla Abla Kahvaltı

Bu şirinlerin yapılışını peçete tatbikatı ile öğrendim Necla abla'dan :) En kısa zamanda deneyip, yayınlayacağım, çok pratik ama lezzetli ve çok hoş sunumu olan bir tarif.

Necla Abla Pasta

Damalı pasta; pamuk gibi yumuşacık, çok lezzetli bir pasta olmuştu. Damalı pasta yapılışı için buraya tıklayabilirsiniz.

Evet, nasıl haklıymışım değilmi ? :) Necla ablacım, bu güzel gün için sana ve Erhan abi'ye çok teşekkür ediyorum, inanılmaz keyifli bir gündü, seni ve Aslı'yı çok yormuşuz kusura bakma ama herşey enfesti.

Ben o günden beri artık kendime "misafir ağırlıyorum" diyemiyorum :( Ben bu gune kadar misafirlerimi peynir-ekmek ile ağırlamışım gibi geliyor, daha çok yol katetmem gerek çok...

Devamını Oku...

ELMALI KEK

0 yorum
Yumuş yumuş nefis bir elmalı kek tarifi mi arıyorsunuz ? O halde doğru adrestesiniz...Hiç pişman olmayacağınız özellikle bir gün sonra tadının daha çok oturacağı nefis bir tarif:)




MALZEMELER:

2 ADET YUMURTA
1 SU BARDAĞI TOZŞEKER
1 PAKET VANİLYA
1 PAKET KABARTMA TOZU
1 ÇAY KAŞIĞI TARÇIN
1 ÇAY BARDAĞI CEVİZ
1,5 ÇAY BARDAĞI AYÇİÇEK YAĞI
3 ADET İRİ KIRMIZI ELMA
2 SU BARDAĞI UN

SÜSLEMEK İÇİN PUDRA ŞEKERİ

YAPILIŞI:

UMURTAYI VE ŞEKERİ İYİCE ÇIRPALIM.
SIVIYAĞI DA İLAVE EDİP TEKRAR ÇIRPALIM.KABARTMA TOZUNU,VANİYAYI,TARÇINI VE CEVİZİ DE İLAVE EDİP TEKRAR KARIŞTIRALIM.
ELMALARIN KABUKLARINI SOYUP RENDELEYELİM VE KARIŞIMA DÖKELİM.
UNU DA İLAVE EDİP GÜZELCE KARIŞTIRALIM.
ÖNCEDEN ISITILMIŞ 160 DERECE FIRINDA PİŞİRELİM.

AFİYET BAL OLSUN.




Devamını Oku...

2 Ocak 2009 Cuma

Kuru Meyveli Kakaolu Muffin

0 yorum

Kuru Meyveli Kakaolu Muffin

HAZIR SATILAN TOPKEKLER GİBİ, AMA DAHA GÜZEL :)
Bu lezzetli minileri, arkadaşlarımız için hazırladığım kahvaltı sofrası için yaptım. Aslında göz kararı yaptım ama blogun verdiği alışkanlıktan olsa gerek gözümün kararını yine gözlerimle ölçtüm:) Ben dahil, yiyen herkesden olumlu eleştiri alınca da, ölçüleri hemen not aldım.
Kek, içindeki yoğurt nedeniyle nemli oluyor, kakaolu olduğu içinde, bana biraz ıslak keki anımsattı.
Hazırlaması ve pişirmesi, yarım saati biraz geçen bu nefis lezzeti, sabah kahvaltılarınız yada habersiz gelen :) beş çayı misafileriniz için hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler (12 adet muffin için)
  • 2 Adet Yumurta
  • 1 Su Bardağı Şeker
  • 2 Yemek Kaşığı (tepeleme) Kakao
  • 1 Su Bardağı + 1 Yemek Kaşığı Un
  • 3 Yemek Kaşığı (tepeleme) Kuru Meyve Karışımı
  • 1/2 Su Bardağı (100 ml) Sıvı Yağ
  • 3 Yemek Kaşığı (tepeleme) Yoğurt
  • 1 Paket Kabartma Tozu
  • 1 Paket Vanilya

Yapılışı

  • Oda sıcaklığındaki yumurtaları ve şekeri, 4-5 dk. (şeker eriyip, karışım yoğurt kıvamına gelinceye kadar) çırpın.
  • Sıvı yağ ve yoğurt ekleyip, biraz daha çırpın.
  • Ayrı bir kaba, 1 su bardağı un, kakao, kabartma tozu ve vanilyayı birlikte eleyin.
  • Yine ayrı bir kapta kuru meyveleri ve 1 yemek kaşığı unu harmanlayın.
  • Yumurtalı karışıma, unlu karışımı ve kuru meyveleri ekleyin. Tahta bir kaşıkla, çok az karıştırın.
  • Karışımı muffin kağıtları yerleştirdiğiniz kalıbın içine, bir parmak boşluk kalacak şekilde paylaştırın.
  • 180 derecede ön ısıtma yaptığınız fırında 20-25 dk. (batırdığınız kürdan temiz çıkıncaya kadar) pişirin.

Kuru Meyveli Kakaolu Muffin

& Muffinler nemli olmasının da etkisiyle, bana biraz yağlı geldi. Bir dahaki sefere 1 çay bardağı yağ kullanacağım, benim dışımda yiyen hiç kimseden böyle bir eleştiri almadığı için, yağ miktarını sizin damak zevkinize bırakıyorum.

& Kuru meyveler, yerken biraz dişe geliyor, ben bu şekilde daha çok sevdiğim için ıslatmıyorum. Siz yumuşak olmasını isterseniz, meyveleri 5-10 dk. ılık su içinde bekletin, süzüp, kağıt havlu ile suyunu iyice çektirin ve yine unlama işlemini yapın.

Devamını Oku...